ODTÜ Mirasına Sahip Çıkıyor

Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencilerinin, rektörlerinin “çaldığı” fidanları dikmesiyle başladı macera.

“Zayi olacaklar” denilen fidanlar, bugün Ankara’nın akciğerleri oldu. Ankara Büyükşehir Belediyesinin otoyol çalışması nedeniyle tehlikede olan ODTÜ Ormanı’na bugünün ODTÜ’lüleri sahip çıkıyor. Öğrenciler, “O dönemin bize iki mirası var. Biri mücadele, diğeri orman. İkisine de sahip çıkıyoruz” diyor.

Yıllardır sıkça tartışılan ve geçtiğimiz günlerde başlatılan otoyol çalışması, ODTÜ’lüleri harekete geçirmişti. Öğrenciler başlattıkları Orman Nöbeti’yle, ODTÜ Ormanı ve hemen yanı başındaki 100. Yıl Mahallesi’ni kapsayan otoyol projesine karşı çıktılar. Çünkü ODTÜ Ormanı, üniversitenin kurulduğu yıllarda öğrencilerin bin bir emekle yarattıkları bir değerdi.

ODTÜ Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Yüksek Lisans Öğrencisi Hadi İskit, 1960’lı yıllarda dikilen fidanların kendilerine doğal sit alanı olarak geldiğini belirtiyor. O dönem idam edilen gençlik önderleri ODTÜ’lü Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın da aralarında bulunduğu öğrencilerin, 2 miras bıraktıklarını ifade eden İskit, “Birinci miras mücadeleleri, ikincisi ise ODTÜ Ormanı. O öğrenciler bu ormanı bütün Ankara’ya miras bıraktılar. Onların bize miras bıraktığı mücadele ruhuyla, diğer mirasları ormana sahip çıkıyoruz” diyor.

100. Yıl Mahallesi’ndeki herkesin ODTÜ ile bir bağının olduğunu söyleyen İskit, yakın zamanda tanıştıkları yaşlı bir kadının o dönem Deniz Gezmiş’i de evinde misafir ettiğini aktarıyor. Üniversitelerde gerçekleşen sermaye odaklı dönüşümle ODTÜ ve 100. Yıl Mahallesi arasındaki bağların da köreltilmeye çalışıldığına dikkat çeken İskit, ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümünün gündemde olan otoyol projesine alternatif olarak ürettiği 27 projede sadece ormanın kurtarılmak istendiğini ifade ediyor, “Projelerin hiç birinde mahalle halkının talepleri dikkate alınmamış. Oysa bir üniversitenin bunları da düşünmesi gerekiyor” diyor.

157 BİN FİDAN

ODTÜ’nün eski rektörü Kemal Kurdaş, ODTÜ öğrencilerinin ormanı oluşturma hikayesini “Bozkırı Yeşertenler” isimli belgeselde şöyle anlatıyor: “Bartın deresindeki ormanlardan gelen fidanlar dere yatağında duruyordu. 20 kamyonla çınarları çaldık ve 157 bin civarı fidan getirdik. 3 Aralık’ta üniversitelileri barakalardan ve binalardan aldım. Zaten üniversite ortaokul büyüklüğündeydi, 350 talebesi vardı. Oradan araziye yürüdük bandolar eşliğinde. Çocukların ve hocaların heyecanını sevdim”.

ODTÜ ORMANI NASIL KURULDU?

Ankara’da bir avuç genç akademisyen ve öğrenciyle kurulan ODTÜ, bugünkü yerleşkesine 1963 yılında kavuştu. İlk zamanlar neredeyse ortaokul binalarından oluşan okul “baraka”, “gecekondu üniversitesi” diye anılıyordu. Ancak bu yeni üniversitenin idealist öğrencileri ve öğretim görevlileri bir sepet örer gibi ısrarla çalışmalarına devam ettiler. ODTÜ yerleşkesi de bu çalışma hırsından nasibini aldı. İşe yaramaz, çorak denilen ODTÜ arazisi, henüz üniversite taşınmadan 1957 yılında ağaçlandırılmaya başlandı. 1962 yılında Rektör olan Kemal Kurdaş ise ilkini 3 Aralık 1961’de 35 bin fidan dikilmesiyle başlattığı ağaç dikme şenlikleriyle yıllar içinde 15 milyon ağaç dikilmesini sağladı. Birçok kişi fidanların ziyan olacağını söylemesine rağmen, ODTÜ’lüler yıllarca ektikleri fidanlarla bir orman yarattılar.

MİMARLAR DA ODTÜ’NÜN YANINDA

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, ODTÜ ormanı ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Şube Başkanı Ali Hakkan, Bu tür projelerin meslek odalarının bilgisi dışında, politik bir tercihle yapıldığını belirten Hakkan, ODTÜ’lülerin ve mahalle sakinlerinin yanında olacaklarını vurguladı. Mahallenin, Kızılay’da rahat nefes alınabilecek bir alan olarak korunmasına ilişkin hazırlanan 38 projeyi Ankara Ticaret Odası Başkanı’nında olacağı bir toplantı ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile paylaşacaklarını duyurdu. Görüşme 3 Eylül’de gerçekleşecek. Şube Sekreteri Tezcan Karakuş Candan ise, Gazi Üniversitesinin son zamanlarda Büyükşehir Belediyesi’nin bütün olumsuz uygulamalarında, belediyenin yanında yer aldığına dikkat çekti.

Etiketler

Bir yanıt yazın