‘Olimpiyatları Alamazsak Sorumlusu Gezi Parkı’

Gezi Parkı eylemleri, 2020 Olimpiyatları’nı İstanbul’un almasına engel olur mu?

Bağış’ın açıklaması üzerine Twitter kullanıcıları İstanbul’un diğer aday kentler Japonya’nın başkenti Tokyo ve İspanya’nın başkenti Madrid’le karşılaştırıldığı, “2020 Olimpiyat Oyunları Adaylığı Ara Değerlendirme Notları” başlıklı tabloyu yayınladı. Tabloda İstanbul’un karnesinin diğer iki adaya göre zayıf olduğu göze çarpıyor. Butabloyu yayınlayanlar “Konunun Gezi’yle ilgisi yok zaten İstanbul’un notları düşük” tezini savundu.

Kısa adı “IOC” olan Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin internette yayınladığı geçen yıl mayısta IOC yönetimkuruluna sunulan değerlendirme raporunun orijinalinde İstanbul’a verilen notlar sanal âlemde yayınlanan tablodakilerle örtüşüyor. Amerikan Haber Ajansı AP’de 25 Haziran’da yayınlanan habere göre IOC yönetim kuruluna sunulan en son rapor Gezi olaylarından önce hazırlandı.

‘ADAYLIĞIN DÜŞMESİ İÇİN BAŞVURU YAPTILAR’

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bazı kişilerin İstanbul’a olimpiyat oyunlarının verilmesini istemediğini öne sürdü ve ekledi: “Bakın, Gezi Parkı’nda eylem yapanlar, iki defa İstanbul’un adaylığını düşürmek için başvuru yaptılar ama başaramadılar. Eğer vermezlerse bu onların yüzünden olacak.” Bağış’ın açıklaması, yeni bir tartışma konusunu alevlendirdi. Peki olimpiyatların Türkiye’ye verilmemesi halinde bunun nedeni Gezi eylemleri olabilir mi? İşte uzmanların cevapları:

AB Bakanı Egemen BAĞIŞ:

‘Olimpiyatları alamazsak sorumlusu Gezi Parkı’

İstanbul gibi büyük ve önemli bir şehirde yaşıyoruz. İstanbul bütün sıfatlara layık. Tek eksikliği olan olimpiyat sıfatını da inşallah gelecek eylül ayında verilecek karardan sonra alacak. İstanbul’un bugüne kadar olimpiyatlara sahiplik yapmaması İstanbul’un değil, olimpiyatların eksikliği. Eğer İstanbul bu kararı alırsa, çoğunluğu Müslüman olan bir yerde ilk defa olimpiyatlar olacak.

Bazı kişiler İstanbul’a olimpiyatların verilmesini istemiyor. Bakın, Gezi Parkı’nda eylem yapanlar, iki defa İstanbul’un adaylığını düşürmek için başvuru yaptılar ama başaramadılar. Eğer vermezlerse bu onların yüzünden olacak. İnşallah İstanbul hak ettiği kararı alacak. Çünkü İstanbul’un arkasında sizlerin duası var.

CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker TARHAN:

‘Protesto edenler hani 3-5 çapulcuydu bu ne korku?’

Bu tespiti ile akıl-fikir ‘bağış’lanırken ortada olmadığından şüphelendiğim bakan, muhtemel bir başarısızlığı kamufle etmek için yine atmış tutmuş. Hani ‘3-5 çapulcuydu’ bu protestocular, bu ne korku, bu celal? Maazallah 10-15 kişi olsalardı Avrupa Birliği fiyaskonuzun suçunu da onlara mı yükleyecektiniz yoksa? Yoksa onlar olmasa, et ve benzin fiyatları düşecek, terör de, kadın cinayetleri de bitecek, zavallıya dönen dış politikanız tutacak, sınırlarımız güvenliğe mi kavuşacaktı? Her başınız sıkıştığında başvurduğunuz ‘Mağdurum da mağdurum’ edebiyatınız sıktı artık.

Zaman Gazetesi Köşe Yazarı Ali BULAÇ:

‘Batı dünyası Türkiye’ye objektif ve adil olamaz’

Gezi Parkı eylemleri basın tarafından suiistimal edildi. Özellikle dış basın bunu Türkiye’nin iç siyasetine karışarak hatta AK Parti iktidarını devirmeyi amaçlayarak yayın yaptı. Bu eylemler bu emeller için araç olarak kullanıldı. Bundan sonra Batı dünyası Türkiye’ye karşı objektif ve adil olamaz. Hele Mısır darbesinin ardından hem Amerika’nın hem de Avrupa Birliği’nin takındığı tutum özellikle benim Batı’ya olan güvenimi sarstı. Bu nedenle Egemen Bağış’a katılıyorum.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel TEKİN:

‘Kafalarına taş bile düşse sorumlusu Gezi diyecekler’

Bu komik bir açıklama olmuş. AKP yöneticileri bu açıklamaları maalesef bir alışkanlık haline getirdi. Daha önceden küresel oyuncu olan yöneticiler şu an öyle bir noktaya geldiler ki; kafalarına taş bile düşse sorumlu olarak Gezi Parkı eylemcilerini ve eylemlerini gösterecekler. Daha önce bunu CHP için yapıyorlardı, ne olsa kötü giden durumlarda dahi CHP’yi bahane ediyor ve suçlu gösteriyorlardı. Şimdi de bunu Gezi Parkı ile yapıyorlar. Gezi Parkı, demokrasi ve özgürlük demektir. Bunu farklı kavrıyorlar. Olur da olimpiyatları alamazsak bunun tek sorumlusu beceriksiz ve otoriter bir iktidardır.

Türkiye Milli Olimpiyat Kom. Bşk. ve Uluslararası Olimpiyat Kom. Üyesi Uğur ERDENER:

‘Hem Gezi hem de doping etkili oldu’

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi adına İstanbul’un gerekli çalışmayı yaptığını söyleyebilirim. Tabii ki bazı dezavantajlarımız var. Türkiye’deki eylemler bunun bir parçası. Çok sayıda doping vakasının oluşması bir başka parçası…

Tek başına hiçbirisi değil. Her aday kentin, üç aday kentin de artıları var eksileri var. İstanbul’u tek başına değerlendirmemek lazım. İstanbul’un eksileri var, artıları var. Madrid’in, Tokyo’nun eksileri artıları var. Ama İstanbul’un eksileri içinde protesto eylemlerinin dopingle birlikte ciddi bir etkisi olduğunu ifade edebiliriz.

Gazeteci Hayko BAĞDAT:

‘Olimpiyatlarla Gezi eylemleri arasında bağlantı olamaz’

Artık bu tarz açıklamalar gerçekten yorucu hale geldi. Hükümetin Gezi’de bulunan bütün insanları, kurumları suçlaması cidden yoruyor. Bütün demokratik haklarını arayanlara tepki göstermek, maçlara, üniversitelere bile karışmak doğru değil. Bu gibi durumlarda da tek tedbir yöntemleri polis oluyor. Bu hepimizi kötüye götüren bir durum. 28 Şubat muhafazakâr kesimi ağır yaraladı evet farkındayım ancak bunun için gençlerle kavga etmeleri, karşılaştırmaları doğru değil. Kaç yıldır alamadığımız olimpiyatlarla Gezi Parkı arasında bağlantı olamaz. Çok sayıda sporcu dopingli çıktı. UEFA’ya şikâyetlerde bulunuldu. Bunları unutmamak gerek. Gezi, dünyaya demokratik hakları savunma olarak yayıldı. Acaba dünyada kaç kişi Egemen Bağış gibi bakıyor Gezi olaylarına?

Prof. Dr. Mümtazer TÜRKÖNE:

‘Gezi Parkı eylemcilerine yönelik bir tehdittir’

Bu politik bir yorum olmuş. Eylül, ekim aylarında Gezi Parkı eylemlerinin yeniden başlayacağı şeklinde söylentiler vardı, böyle düşünülüyor. Bu nedenle bu eylemi gerçekleştirecek olanlara yönelik bir tehdit olarak değerlendirilebilir. Yoksa Gezi Parkı eylemleri, Olimpiyatları alamamamızın bir nedeni olarak gösterilemez. Doping skandalları çıkmıştı gündeme, sürekli tartışılıyordu. Alamazsak bunlar sebepleri arasında gösterilebilir ancak Gezi Parkı ile bir ilgisi olmaz. Kişisel fikrim, ben böyle bir şey olacağını düşünmüyorum.

CHP Grup Başkanvekili Akif HAMZAÇEBİ:

‘Başarısızlığa kılıf arıyorlar’

Hükümet muhtemel başarısızlığına kılıf arıyor.

MHP Grup Başkanvekili Oktay VURAL:

‘Dopingde dünyada birinci ülkeyiz’

Gezi Parkı söylemleri mazerettir. Bence bu konuda yalan söylemekten vazgeçsinler. Gezi Parkı olayları ile ilgili olimpiyatın ne alakası var doğrusu anlamış değilim. Acaba kaybedileceği yönünde bir bilgi aldılar da, bu da onlar için bir mazeret mi? Doping unutulmamalı. Dopingde dünyada birinci ülkeyiz. Dolayısıyla bu da olimpiyat ruhuna engel teşkil ediyor. Olimpiyatlar alınmazsa sebebi bu olabilir ama Gezi Parkı ile ilgisi yok. Rakiplerimizden biri de Tokyo idi. Ancak bir ihale mevzusu yüzünden çıkarıldılar. Başbakan da bu konuda “Tokyo’dan vazgeçip bize verirsiniz artık” demişti. Bu ifadeler hoş değildi, bu da alamazsak sebepler arasında gösterilebilir.

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin UYSAL:

‘Olimpiyatlar Türkiye’nin hakkı’

2020 Olimpiyatları İstanbul için önemli bir hedef olmayı sürdürmektedir. Türkiye, sahip olduğu genç nüfusu, beşeri ve fiziki potansiyeli ile Olimpiyatlara ev sahipliği yapmayı en çok hak eden ülkelerden biridir. Diğer yandan, Türkiye’nin bu potansiyelini işletemeyen iktidarın daha şimdiden Olimpiyatlarla ilgili bahane aramaya başladığını görmek üzücüdür. Gezi Parkı eylemlerinin Olimpiyatların alınmasına olumsuz bir etkisi olacağını düşünmüyorum.

Burada Türkiye’nin imajını olumsuz etkileyen eylemlerin kendisi değil yani vatandaşların demokratik eylemleri değil; bizzat hükümetin bu eylemlere gösterdiği otoriter ve sert tepkidir. Bütün bunlara rağmen, Hükümetin tüm yetersizliğine ve etkin olmaktan uzak politika ve çabalarına rağmen, Olimpiyatlara ev sahipliği yapmak Türkiye’nin hakkıdır ve umarız bu kez başka bazı organizasyonlarda olduğu gibi siyasi bir karar verilmez.