Teşvik Ödülü, “Mahallem: Bakırköy” Uluslararası Katılımlı Öğrenci Mimari Fikir Projesi Yarışması

Mimari Rapor

‘Kentler her ne kadar binalardan yani iç mekanlardan oluşsa ve binalarla tanımlansa da, kent yaşamı bina dışlarında, boşluklarda, sokak ve meydanlarda algılanmakta, hissedilmektedir. Çünkü ancak buralarda çok sayıda ve tanımadığımız insanla bir arada olduğumuzu hissederiz. Bu duygu kenti kent yapar, binalar değil.’
– Ferhan Yürekli

Bir “etkileşim”, ortak sosyal etkinlik alanı olması gereken mahalle kavramı günümüzde bu bağlamlardan kopmuş, insanların içe dönük yaşadığı kamusallıktan ve etkileşimden uzak mekanlar haline gelmiştir.

Yoğun ticaret ve hizmet fonksiyonlarını barındıran Bakırköy semti de yalnızca günlük insan göçü alan, mahalleleri insanların bir araya geldiği “karşılaşma, durak” yeri olmaktan çıkıp, yaşamayan alanlara dönüşmüş, mahalle kavramından uzaklaşmıştır.

Kavramsal Yaklaşım

Kentler de canlı varlıklar gibi doğar, büyür ve yapısı sürekli değişim gösterir, süreç içerisinde yenilenme gereksinimi duyar. Kentin sorunlu odakları belirlenerek yapılacak olan mikro müdahaleler kentte “akupunktur” etkisi yaratacak ve kent bütününe yayılacaktır. Bu bağlamda Bakırköy’de yaşanılabilir bir mahalle kurgusu için tasarımda mikro müdahaleler öngörülmüştür.

“Kent boşlukları, insanları bir araya getiren yerler ve simgeler olup birey ile toplum arasındaki iletişimin varlığını belirtir.” -Torre

Alandaki mevcut yapı adası iç boşlukları duvarlarla bölünmüş, kamusallıktan uzak, algılanabilirliği ve kullanılabilirliği olmayan atıl alanlardır. Bu iç avlular tasarımda kamusal kullanıma açılmış, mevcut yeşil doku korunmuş ve arttırılmış, kentsel mobilyalarla donatılmış ve sosyal aktivitelere elverişli hale getirilmiştir. Bu müdahale ile mahalleli arasındaki “temasın” arttırılması amaçlanmıştır.

Zemin katlardaki kullanılmayan mekanlar, dışa dönük işlevli birimlere dönüştürülerek sokak ve avlu bağı kurulmuştur.
Kentler araçlar için değil, insanlar içindir.

Mahalle kavramı “insan hareketi” üzerinden değerlendirilmiş, otomobil istilası nedeniyle çocukların sokaklarda oynayamadığı mahalle, alternatif güzergah önerilerek, verilen alan sınırları içerisinde İskele Caddesi, Sakızlı Bostan ve Kartopu Sokak yayalaştırılmıştır.

Bakırköy’deki mevcut yüksek katlı yapılar ile sokak genişliği ilişkisi sağlıksız bulunmuş, yapı adası iç boşluklarının yeterli gün ışığı alabilmesi ve sağlıklı havalandırma adına verilen yapı adalarının belirlenen yerlerindeki yapılar yok sayılmış, yerine insan ölçeğinde iç avlulara geçişi yumuşatan çok işlevli, (aydınlatma, mobilya, sergi yüzeyi) açık strüktür tasarımları önerilmiştir.

Zemin kotunda kullanıcı bakış açısıyla yapılan bu müdahalelere ek olarak, mahalle üst kotlardan da deneyimlenebilmeli kararına varılmış ve mahalleli için belirlenen çatılar ortak kullanıma açılmış, vista noktaları yakalanmıştır.

Herkes İçin Erişilebilirlik

Bakırköy’ün çok kültürlü yapısı nedeniyle yıllarca bir arada yaşamış farklı yaş, köken ve ilgi alanlardaki insanların yeniden bir araya gelmesi amaçlanmış ve tasarlanan alanlara bu yönde işlevler yüklenmiştir. Farklı grupların temas halinde olabileceği atölyeler, serbest çalışma alanları, etkinlik platformları, oyun ve spor yüzeyleri ile mahallenin dinamizminin arttırılması amaçlanmıştır.

“Kentli olma, kentine sahip çıkma” bilincinin oluşmasına katkı sağlamak için kullanıcı tasarıma dahil edilmiş, esnek ve anın gereksinimine göre dönüştürülebilir kent mobilyaları tasarlanmıştır.

Tescilli yapıların niteliksiz ekleri yok sayılmış, bu yapıların yoğunlukla bulunduğu Kartopu Sokak kültür aksı olarak tanımlanmıştır. Bu aks boyunca tescilli yapılara kültür, sanat ve eğitim fonksiyonları verilmiştir. Bu akstan yapı adalarına geçilen boşluklarda tasarlanan hafif çerçeve strüktürlerle bienal/sergi işlevinin sokağa taşıp mahalleli ile buluşması amaçlanmıştır.

Alan sınırları içerisinde niteliksiz bulunan yapılarda yıkım yerine, cephe iyileştirmesi önerilmiştir.

Etiketler

Bir yanıt yazın