- 15 Şubat 2019
- 7361 defa okundu.
Hotel Schgaguler
Dolomit Dağları'nda yer alan Schgaguler Oteli'nin yeniden inşa edilmesi üzerine 2015 yılında açılan yarışmayı Peter Pichler Architecture kazanmıştı. 1986 yılında inşa edilen otel için hazırlanan proje, 2018 yılında tamamlandı.
Doğal güzelliği ile UNESCO tarafından koruma altına alınan Dolomit Dağları’ndaki Castelrotto yerleşmesi; kendisine has kültürü ve dağlık doğası ile tanınıyor. Schgaguler Oteli’nin sade ve zamansız tasarımı ise, yapının en önemli özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Estetik değerlerin sadeleştirildiği Alp stili tasarım, ziyaretçilerine otantik bir iyilik hali sunuyor.
Proje, evin yeniden yapılanmadan önceki orijinal yapısını devam ettiren üç monolitik birimden oluşuyor. Yerel bağlama ve çevresine saygı duyan otel, eğimli çatı gibi yerel mimari unsurlarla oynayarak Alp tipi mimariyi çağdaş bir şekilde yorumluyor.
Dış iskeletin kurguya göre şekillendiği yapının kuzeydoğu cephesinde çoğunlukla koridorlar ve ortak alanlar yer alıyor ve bu cephenin heykelsi yapısının daha az derinliğe sahip olduğu görülüyor. Güney cephesinin konik geometrisi ise derinliği sayesinde doğal olarak gölgelendirilmiş localar sunuyor.
Cephede parlak gri rengin tercihinde, çevredeki dağlardan esinlenildi. Gelenek ve kültür, otel tasarımındaki kilit unsurlar olarak ele alındı. Açık yerleşimli, basit ve işlevsel iç mekanlar; kestane ağacı, doğal taşlar gibi yerel malzemelerle buluşturuldu.
Lobi, bar ve restoran gibi ortak alanlar zemin katta bulunuyor. Bar, Sciliar Dağı’nın etkileyici manzaralarını sunan geniş ve güneşli bir terasa bağlanıyor. Bodrum katında ise Spa ve güzellik merkezi gibi sağlık ve bakım hizmetleri yer alıyor. Zamansız bir tasarım ile karakterize edilmiş olan oda ve süitler ise üst katlarda yer alıyor ve sıcak bir ortam yaratıyor.
Doğal güzelliği ile UNESCO tarafından koruma altına alınan Dolomit Dağları’nda yer alan Schgaguler Oteli’nin yeniden inşa edilmesi üzerine 2015 yılında açılan yarışmayı Peter Pichler Architecture kazanmıştı. 1986 yılında inşa edilen otel için hazırlanan proje, 2018 yılında tamamlandı.
Otelin bulunduğu Castelrotto yerleşmesi; kendisine has kültürü ve dağlık doğası ile tanınıyor. Schgaguler Oteli’nin sade ve zamansız tasarımı ise, yapının en önemli özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Estetik değerlerin sadeleştirildiği Alp stili tasarım, ziyaretçilerine otantik bir iyilik hali sunuyor.
Proje, evin yeniden yapılanmadan önceki orijinal yapısını devam ettiren üç monolitik birimden oluşuyor. Yerel bağlama ve çevresine saygı duyan otel, eğimli çatı gibi yerel mimari unsurlarla oynayarak Alp tipi mimariyi çağdaş bir şekilde yorumluyor.
Dış iskeletin kurguya göre şekillendiği yapının kuzeydoğu cephesinde çoğunlukla koridorlar ve ortak alanlar yer alıyor ve bu cephenin heykelsi yapısının daha az derinliğe sahip olduğu görülüyor. Güney cephesinin konik geometrisi ise derinliği sayesinde doğal olarak gölgelendirilmiş localar sunuyor.
Cephede parlak gri rengin tercihinde, çevredeki dağlardan esinlenildi. Gelenek ve kültür, otel tasarımındaki kilit unsurlar olarak ele alındı. Açık yerleşimli, basit ve işlevsel iç mekanlar; kestane ağacı, doğal taşlar gibi yerel malzemelerle buluşturuldu.
Lobi, bar ve restoran gibi ortak alanlar zemin katta bulunuyor. Bar, Sciliar Dağı’nın etkileyici manzaralarını sunan geniş ve güneşli bir terasa bağlanıyor. Bodrum katında ise Spa ve güzellik merkezi gibi sağlık ve bakım hizmetleri yer alıyor. Zamansız bir tasarım ile karakterize edilmiş olan oda ve süitler ise üst katlarda yer alıyor ve sıcak bir ortam yaratıyor.
Etiketler
