Katılımcı, Süleymanpaşa Belediye Hizmet Binası Mimari Proje Yarışması

PROJE AÇIKLAMA RAPORU

KENTSEL SİT ETKİLEME GEÇİŞ ALANINDA YAPI YAPMAK

GEÇMİŞ:

Tekirdağ Coğrafi konumu, doğal koyu, verimli toprakları nedeniyle; tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Doğu Trakya’nın önemli bir liman kentidir. Şehir, Kuzey Marmara sahili boyunca kıyıya paralel bir gelişme göstermektedir.

Tekirdağ ilinin en eski adı ilk çağdan itibaren kullanılan Rodosto’ dur. Rodosto adı Ortaçağ’da da kullanılmıştır. Osmanlılar tarafından XIV.yy. da ele geçirildikten sonra Rodosto adı Rodosçuk olarak değiştirilerek kullanılmıştır. XVIII. yy.a kadar kullanılan Rodosçuk adı sonraları Tekfurdağı adıyla anılmaya başlamıştır. Cumhuriyetten sonra 1927 yılında il ünvanı kazandığı zaman ismi Tekirdağ olarak değiştirilmiştir.

Tekirdağ limanı; Cumhuriyet dönemi öncesinde İstanbul’a Balkanlardan gelen gıda ürünlerinin sevkiyatında büyük önem taşımaktaydı. Balkan Savaşında Bulgar İstilasına uğrayan kente, Çanakkale Savaşlarında hastanesi ve limanı olması sebebiyle binlerce yaralının sevki yapılmıştır. Namazgâh kabristanında 10 bine yakın şehidi yatmaktadır.

Cumhuriyetin İlanından sonra 2000 li yıllara kadar Tekirdağ merkezi, liman şehri özelliğini korurken, İstanbul Metropolitan bölgesinin tesiri altında kalmış ve merkezinde ivmeli bir gelişme göstermemiştir. Merkez nüfusu durağan bir seyir sergilerken Çorlu ve Çerkezköy ilçeleri 1980 yılından itibaren çok ciddi ve riskli bir nüfus artışı ile karşı karşıya kalmışlardır. Ülke ortalamasının çok üstünde gerçekleşen bu nüfus artışı iç göç yoluyla oluşmuştur. Tekirdağ merkez ve kırsal nüfusu azalırken bu iki ilçenin şehir nüfusu göçler sebebiyle hızla artmış ve ülkemizin her yöresinden gelen insanlarla çok farklı bir demografik yapı ortaya çıkmıştır.

Çorlu ve Çerkezköy İlçelerinde kurulan sanayi tesisleri bir yandan büyük çevresel riskler oluştururken diğer yandan söz konusu iç göçe sebep olmuşlardır. Tekirdağ böylece İl bütününde; önceden bir tarım ve liman şehri iken bir de sanayi şehri özelliği kazanmıştır.

Tekirdağ ili genelinde ve Merkez ilçede geleneksel mimari doku Osmanlı-Türk kültürü özelliklerini taşısa da Batı Trakya kültürü izlerine de rastlanmaktadır. Geleneksel mimari yapılar, Türk evlerine benzer planlara sahiptirler. Bu yapılar iki yada üç katlı ahşap karkas yapılardır. Orta katları cumbalı, iç sofalı planlara sahip bu yapıların giriş katları genellikle taşlık, depo veya ahır işlevi gören mekanlar olarak kullanılmaktadırlar. Tarihi dokudan günümüze kalan değerler günümüzde kentsel sit alanı kapsamına alınarak korunmaktadır.

Merkez ilçe Süleymanpaşa, az engebeli topografyası, verimli toprakları ve tarıma elverişli iklimi nedeni ile yapılan tarım hizmetlerinden dolayı yeşil bir görünüme sahiptir. Özellikle Doğu Trakya’nın karasal manzaralarında önemli bir yeri olan ayçiçeği, Tekirdağ Merkez ilçe yerleşik sınırı ve çevresinde de doğal bir güzellik olarak dikkat çekmektedir.

6360 Sayılı Kanun ile Tekirdağ’da bir Büyükşehir Belediyesi kurulmuştur. Yeni düzenlemeyle, ülkemizde Büyükşehir sınırları il sınırı olmuş ve tüm ilçeler büyükşehirlere bağlanmıştır. Tekirdağ Büyükşehri sadece Tekirdağ merkezi olarak değil, tüm ilçeleri ile bir bütünlük teşkil edecek şekilde algılanmalıdır. SÜLEYMANPAŞA merkez İlçe olmuştur. Büyükşehir idare yapılanması Süleymanpaşa Merkez İlçe sınırlarındadır.Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası şehrin YENİ MERKEZİNDE inşaa edilmekte iken, SÜLEYMANPAŞA Belediyesi Hizmet Binası Olarak ESKİ ŞEHİR merkezinin giriş çeperini seçmiştir.

Bugünkü Süleymanpaşa merkez ilçesinin şehir merkezi Kentsel Sit Alanıdır. Kentsel sit ve etkileme geçiş alanı koruma planı hedefinin; şehrin yoğun tarihi dokusunun korunması, kullanılması, gerektiğinde rekonstrüksiyonlarla ilk haline döndürülmesi olduğu görülmektedir. Nitekim Büyükşehir Belediyesi birçok tescilli sivil mimarlık örneği yapının restorasyon sürecini başlatmış bazılarını tamamlayarak kamunun kullanımına açmıştır. Eski şehirde dönüşümün başladığını gözle görmek mümkündür.   

BUGÜN:

Tekirdağ ‘da Büyükşehir Belediyesi kurulmasıyla birlikte, planda yer alan yeni yerleşim ve ticaret alanlarına ilgi artmıştır. Büyükşehir Hizmet binasının yapılacağı bölge Yeni şehir merkezi olmaya adaydır. Bu durum, bugünden itibaren mevcut şehrin eski şehir merkezine dönüşmesine yol açarken diğer taraftan, Kentsel Sit Alanına kültür ve turizm dışındaki baskının azalmasına neden olmaktadır. Her iki gelişme, kent ve kentli için önemli bir fırsattır. Süreç iyi yönetilirse, bugünkü Süleymanpaşa İlçe merkezi, Kentsel Sit sayesinde bölgenin KÜLTÜR VE TURİZM MERKEZİ haline gelecektir.

Şehre, gerek plan kararlarıyla ve gerekse yapısal uygulamalarla bu sürece katkı sağlayacak ilkelerin hayata geçirilmesi önerilmektedir. Her ne kadar koruma planı bunu hedeflese de yeni merkezin mevcut eski merkezden baskıyı azaltacak şekilde bir gelişme terminolojisi öngörülmelidir.

Kensel Sit ve Etkileme Geçiş alanlarına mümkün olduğunca yeni yapı yapılmaması gerektiği tartışılmaz bir gerçektir. Esasen Süleymanpaşa Belediyesinin Hizmet binası için planladığı proje için seçtiği arsa, etkileme geçiş alanında olsa da, kentsel site baskı yapacak nitelikte yapıların yapılmaması prensibi göz önünde tutulduğunda çok doğru bir seçim olmadığı söylenebilir. Ancak, mevcut yapılar ve arazinin tabii zemininin deformasyona uğratılmış olması gerçeği, yapılacak doğru bir müdahale ile aşağıda belirlenen genel İlkelere hizmet edecek bir öneri getirilirse iyi bir sonuç alınabileceği düşünülmektedir.

Arsanın çevresinde bulunan tescilli kültür varlıkları ve diğer niteliksiz yapılar ile PANORAMİK deniz ve şehir manzarası ve D110 karayolu oldukça karmaşık bir veri tabanı oluşturmaktadır. Gerek köşelerinde 10 m üzerinde kot farkları olan arsa ve gerekse bilinçsizce yapılmış ve halk tarafından cebren benimsenmiş hafriyat konusu üzerinde de hassasiyetle durularak aşağıdaki tasarım ilkeleri belirlenmiştir.

1.TABİİ ZEMİNİN ÜZERİNE EN AZ YAPI YAPMAK

2.KÜLTÜR VE TURİZM POTANSİYELİNE HİZMET ETMEK

3.ESKİ KENT MERKEZİ İLE YENİ KENTİN ARASINDA BAĞ KURABİLMEK

4.TESÇİLLİ KÜLTÜR VARLIKLARI İLE BARIŞIK OLMAK

Bu ilkeler doğrultusunda öncelikle arsanın hafredilmemiş ilk haline dönülmüştür. Arsanın tabii hali ortaya konduktan, yani yapılan hafriyat kazısı geri doldurulduktan sonra, yapı kitlesi kurgulanmıştır.

Eğim, mezarlık, sokak ve şehir silüeti ve tescilli sivil mimarlık yapısı birlikte değerlendirilerek arsanın hafredilmemiş doğal haline, programda istenen tüm fonksiyonların gerek yatayda gerekse düşeyde en az silüet etkisi yaratacak şekilde konumlandırılması yapılmıştır. Yapı morfolojik olarak düşeyde ve yatayda parçalanmış ve ağır kütlesel etkiden uzaklaşmıştır. Cephelerde özgün cumbalara atıfta bulunan ahşap yapı elemanları önerilmiştir. Çatılar yapının ihtiyacı olan teras ve çatı bahçesi olarak planlanmış bu sayede yeni plandan gelen yeşil aksın sürekliliği de sağlanmıştır. Mezarlık cephesindeki yüksek servi ağaçları doğu cephesindeki ağır cephe bloğunu sepere etmektedir. Zemin katta yer alan KÜLTÜR SOKAĞI ve KENT SAHNESİ eksenel koram etkisi ile eski ve yeni şehri yakınlaştırmakta, iç içe geçirmektedir.

Esasen projenin ana fonksiyonu Belediye Hizmet binası iken programda istenen fonksiyonlar, Hizmet binasının kentin birçok sosyal ihtiyacını karşılayacağı beklentisini ortaya koymaktadır. Bu durum mekanların konumlandırılması ve özellikle kamusal alanlarla ilişkilendirilmelerinde yapının birçok noktadan giriş çıkışı ve çevreye açık olması zorunluluğunu getirmiştir. Hizmet binası fonksiyonları yapı kitlesinin kütlesel ağırlık merkezinde yer alırken diğer kamusal fonksiyonlar ulaşım ve şeffaflık gereği, kitlenin uç kısımlarına yerleştirilmiş böylece tabii zemin üzerine en az yapı yapılması ilkesine bağlı kalınmıştır.

İhtiyaç programında yer alan fonksiyonlar 8 ana gruba ayrılmıştır.

1.KİRALIK ALANLAR

2.KONFERANS SALONU

3.MECLİS

4.YEMEK SALONU

5.KREŞ

6.BAŞKANLIK

7. MÜDÜRLÜKLER ve GİRİŞLER

8.TEKNİK HACİMLER

1.KİRALIK ALANLAR:

Programda yer alan ve kiralanması planlanan ticari fonksiyon alanları; yakın gelecekte güncel işletmelere kiralanacak nitelikte olsa da uzun vade de idareye gelir getirmekten ziyade kentin tanıtımı ve turizm potansiyeline katkı sağlaması amacıyla düzenlenmiştir. Bu nedenle bu alanlar halkın kolay ulaşabileceği zeminde planlanmıştır.Kiralık alanlara bodrum katta eklenti niteliğinde depolar planlanmıştır. Zaman içerisinde önerilen ticari alanların eski kentin tanıtımı için organize olacakları beklenmektedir.

2.KONFERANS SALONU: Fuayesi dışında günışığına ihtiyaç duymayacak olan bu fonksiyon, dışarıdan algılanacak yapı yoğunluğunu en aza indirgemek amacıyla tamamen toprak altında kalacak bir alanda planlanmıştır. Bununla birlikte oldukça kolay ulaşılabilir bir konumdadır. Sanatçı ve sahne dekor girişi düzayak düzenlenerek günlük kullanımlara kolaylık sağlaması amaçlanmıştır.

3.MECLİS SALONU: Yapıya genel itibarı ile üst kottan ve alt kottan olmak üzere iki şekilde ulaşım sağlanmaktadır. Meclis salonuna ulaşım üst kottandır. Bu kotun  bir bölümü  esas itibarı ile protokol girişi olarak düzenlenmiştir.Meclis salonu halkın kolay ulaşabileceği bir konumdadır.

4.YEMEK SALONU: Yemek salonu Belediye personeli dışında halkın da kullanımına açık olacağından önemli bir fonksiyon olarak belirlenmiştir. Personelin motivasyonunda önemli bir etken olduğu gerçeği de dikkate alınarak ,yapının manzaraya hakim ve kolay ulaşılabilen bir noktasında konumlandırılmıştır.

5.KREŞ: Çocukların doğal ışık ve nefes alabilecekleri , güvenlikli  bir bahçesi olan sessiz bir mekanda  konumlandırılan  bu fonksiyon üst kottan  girişi olacak şekilde planlanmıştır.

6.BAŞKANLIK: Başkanlık bloğu, konferans salonu, müdürlükler ve meclis salonuna doğrudan ulaşılabilen, üst protokol girişi ve alt halk girişinden kolay ulaşım sağlanacak şekilde konumlandırılmıştır. Başkanlık katı  şehrin bütününe hakim olacak şekilde  yapının en üst kotundadır.En üst noktada çatısı algılanmayacak olan  bu bloğun teras çatısına 1200 m2 lik bir alanda yapıda daima karanlık kalacak olan otopark ve arşiv bölümlerinin aydınlatması için gerekli enerjisini karşılayacak güçte bir fotovoltaik (on grid) panel grubu önerilmiştir.

7.GİRİŞLER  VE MÜDÜRLÜKLER: Bu fonksiyonların konumlandırılması, vatandaşla olan temas düzeylerine göre yapılmıştır.Yapıda  temel fonksiyonların tümüne dışarıdan doğrudan giriş verilmiştir.

7.1 GENEL GİRİŞ: Tüm kullanıcıların giriş yapabileceği güvenlikli giriş mekanıdır. Bu mekanda genel yapıyı içeriden algılatmak maksadıyla bir ATRİUM planlanmıştır.

7.2 TAHSİLAT TAHAKUK GİRİŞİ: Tahsilat servisine gelen vatandaşların belediyeye girmeden doğrudan bankolara ulaşabilecekleri yarı güvenlikli bir mekandır. Aynı anda iç mekana da hizmet verecek şekilde planlanmıştır.

7.3 KONFERANS SALONU GİRİŞİ: Yapının ön cephesinde düzayak planlanmış atriumdan ulaşılabilen bir giriştir.

7.4 PROTOKOL GİRİŞİ: Başkan ve Meclis Üyeleri girişi olarak düzenlenmiştir. Aynı cephede personel ve meclis toplantısına katılacak halk girişi de düzenlenmiştir.

7.5 YEMEK SALONU VE KREŞ GİRİŞİ: Bu fonksiyonlar dışarıdan halkın da kullanabileceği mesai saatleri dışında da hizmet verecek nitelikte olduklarından üst kottan ayrı girişleri olacak şeklide düzenlenmiştir.

7.6 MÜDÜRLÜKLER: Müdürlükler Belediyedeki hiyerarşik düzene ve halkla ilişkileri şekline göre konumlandırılmıştır. İhtiyaç programında yer alan koordinasyon şemasındaki bağ  kuvvetleri bu anlayışla oluşturulmuştur.

8.TEKNİK HACİMLER: Programda belirlenen 8173 m2 lik alan tek bodrum ile sağlanamadığından kısmi olarak iki bodrum tesis edilmiştir.1.Bodrum katta otopark yer almaktadır. Tek rampa ile otopark giriş çıkışı sağlanacaktır.2.Bodrum katta ise arşivler  düzenlenmiştir.Arşivlere, ilgili müdürlüklerden düşey sirkülasyon elemenları ile ulaşılmaktadır.

GELECEK TEKİRDAĞ ve SÜLEYMANPAŞA:

SÜLEYMANPAŞA İlçesi varlığının bu yapı ile halka benimsetecektir. Keza Tekirdağ üst kimliği uzun bir süre bu İlçeyi gölgeleyecek ve baskı altında tutacaktır. Süleymanpaşa Belediyesinin en önde gelen misyonu; YENİ ŞEHİR ile ESKİ ŞEHRİ birbirine en iyi şekilde bağlamak; eski şehri turizm ve kültür şehrine dönüştürürken yeni şehrin DNA sını da eski şehirden alarak SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜMESİNİ sağlamak olacaktır.

Güzel bir şarkı nasıl güftesi ve bestesi ile bir bütünlük içerisinde evrenselleşebiliyorsa, bir mimari yapının da fonksiyon çözümleri güftesi, görsel etkisi de bestesidir. Her mimari yapı, tıpkı klasik bir şarkı gibi tüm zamanlara hitap etmeli, geçmişten geleceğe bir bağ kurarak, kamusal görevini yerine getirirken sanat dünyasına da bir katkı sağlayabilmelidir.

Etiketler

Bir yanıt yazın