Şehit Diplomatlar Anıtı / Ottawa, Kanada

Anıt tasarımı sanatçılar heykeltraş Azimet Karaman, mimar Levent Timurhan ve mimar - heykeltraş Reha Benderlioğlu tarafından gerçekleştirildi.

20 Eylül 2012’de Kanada’nın başkenti Ottawa’da Türk ve Kanada Dışişleri Bakanları tarafından açıldı. Görevleri esnasında, terörizm sonucu hayatlarını kaybeden tüm dünya diplomatlarını ve kamu görevlilerini simgeleyen bu evrensel anıt, 27 ağustos 1982 tarihinde, Ermeni teröristler tarafından şehit edilen Türkiye Cumhuriyeti Ottawa Büyükelçiliği askeri ataşesi, Albay Atilla Altıkat’ın aziz hatırasına ithaf edildi.

Türkiye ve Kanada Devletleri’nin paylaştıkları kalıcı barış, özgürlük ve birlikte yaşama gibi evrensel değerlerin sürekliliği arzusuna tanıklık eden sözkonusu anıt, bu değerlerin ezeli düşmanı olan terörizm belasının canlarını aldığı tüm masum insanların hatıralarını yaşatmakta, toplumlar arasında kötülük ve nefret tohumlarının saçılmasına yönelik gayretlerin etkisiz kalacağına işaret ediyor.

Tasarımcılardan Levent Timurhan projeyi şu şeklide anlattı:

“Başlangıcı yaklaşık bir yıl önceye uzanan anıtın tasarım öyküsü şöyle, yapılacak eserin 1915 Ermeni olaylarını, soykırım olarak parlamentosunda kabul etmiş, ermeni toplumuna yakınlığı ile bilinen Kanada’nın federal başkentine, hem de aziz şehidimizin katledildiği yere dikilecek olması, yerel yönetimlerden onay alma zorunluluğu,tasarım kriterleri açısından oldukça hassas ve zor bir süreçti.

Kanada’da toplumları rencide etmemesi, ama, ermeni teröristlerin şehit ettiği merhum Albay Atilla Altıkat’ın anısını da hep diri ve taze tutması gerekiyordu. Yoğun çalışmalar sonunda, bu ilkeler doğrultusunda tarafımızdan üç anıt tasarımı hazırlandı, diğer uygun görülen tasarımlarla birlikte Dışişleri Bakanlığı ve Türkiye Büyükelçiliği tarafından Kanada’da ilgili kurumlara sunuldu.

Kanada milli topraklarında uygulacak her sanat eseri,yapı ve her türlü planlama “National Capital Commission”(NCC) tarafındaN onaylanıyor. bu tasarım NCC tarafından beğenildi ve onaylandı. Uygulama ve çelik projelerinin tamamlanması ile yapımına geçildi.

Dolayısıyla yapıt, onca Ermeni baskısına rağmen, Kanada devletine beğendirilmiş ve kabul ettirilmiş bir anıt olma başarısını da taşıyor.

Ayrıca NCC’nin sonradan şart koştuğu, 200 km/saat rüzgar hızına dayanma koşuluna uygun yapılmış olması nedeniyle, kütlesel heykel vasfının yanısıra, önemli bir mühendislik yapısı.

Tasarladığımız anıt, merhum Albay Atilla Altıkat’ı şehit edildiği kavşakta yer almakta, kusursuz yarım küre formuyla, şehitlerin ebedi istirahatgahlarını simgeliyor. Yarım kürenin gökyüzüne bakan geniş açıklığı, “sonsuzluk kapısı”nı, yeryüzüne dönük dar açıklığı ise “zaman geçidi”ni tarif ediyor.

Anıtın iç bölümünde yer alan metal başlıklı prizmaların her biri, hayatlarını feda eden şehitleri temsil ediyor. Zaman geçidinin girişinde, farklı çıkıntılı konumda bulunan tek prizma ise, aziz şehidimizin anısını yaşatıyor.

Buradan anıta bakıldığında, sonsuzluk duygusu yaşanıyor, anıt şeffaflaşıp gökyüzü ile bütünleşiyor…

Altı metre çapındaki küresel formun çelik iç konstrüksiyonu, onaltı parça, kafes sistemli modüler metal elemanlardan oluşuyor. Dış strüktür ise, ikibin parça modüler ahşap elemandan ve dokuzyüz doksan adet paslanmaz metal başlıktan oluşuyor.

Iroco ağacından masif olarak üretilen ahşap elemanlar katmanlı ışıl işlemler sonucunda, en sert dış hava koşullarına dayanıklı hale getirildi ve ahşabın tüm yüzeyleri, üç kat üstün vasıflı, şeffaf ahşap koruyucu ile kaplandı.

Bütün iç ve dış elemanlar modüler sistemlerle tasarlandığı için, tüm imalat üç ay gibi kısa bir sürede bitirildikten sonra, önce Türkiye’de monte edilip, olabilecek aksaklıklar da gözlendikten sonra sokuldu, toplam otuz dokuz parça büyük koliler halinde ottawa’ya nakledildi ve yerinde nihai montajı yapıldı.

Tamamı yirmi altı ton olan bu dev eserin yapımına, nisan ayında Ankara’da başlandı, beş ay yirmi gün sonra, 19 eylül 2012 günü Ottawa’da çevre, peyzaj düzenlemesi de dahil olmak üzere komple eksiksiz bitirildi.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, teröre kurban verdiği evlatları adına, dış ülkelerde diktiği ilk ve en büyük resmi anıt olma özelliği taşıyan, bu nedenle de büyük önem arzeden yapıtın gerçekleştirlebilmesi Ottawa’da Kanada kanunlarına da aykırı bir etkinlik olduğundan, Kanada Büyükelçisi Rafet Akgünay’ın bizzat durup dinlenmeden çalışmalarıyla mümkün oldu.

Tüm sefaret mensuplarının ve Ottawa’daki Türk’lerin el birliği ile destek verdiği bir başarı öyküsü. Onların yardımları olmasaydı, bu yapıtın bitirilmesi gerçekten mümkün olamazdı. Bu vesile ile ülkemize hizmet etmiş olmanın onurunu yaşıyoruz.”

Etiketler

Bir yanıt yazın