Katılımcı (1. Kategori), Cami Tasarımı Fikir Yarışması

MİMARİ RAPOR

Proje alanının Güneydoğu Anadolu bölgemizde, Gaziantep’te olduğu varsayılmıştır. Bu öncü ve sanayi merkezi şehrimizin, yeni gelişen sit vs. gibi bağlayıcılığı olmayan bir bölgesindedir.

Cami, proje alanının en yüksek kısmına yerleştirilmiştir. Cami kıbleye göre yerleştirildiğinde ana giriş kısmına denk gelen tabii zemin kotu olan +949.50 kotu projede 0.00 kotu olarak değerlendirilmiştir. Proje alanı, kot farkından istifade edilerek kısımlara ayrılmıştır. Cami etrafında gerektiğinde ilave cemaat ve cenaze namazı alanı ihtiyacını da karşılayabilecek alan oluşturulmuştur. Şadırvan bu kısımda olup üst kısmına dört tarafa da cepheli saat kulesi, vb. işlevleri görebilecek panolar konmuştur. Bu alanın altında özellikle Ramazan ayında teravih namazı sonrası geleneksel oyun ve gösterilerin sergilenebileceği sahne ve amfili bir alan oluşturulmuştur. Lojman ayrı bir parçada yer almıştır. Açık otopark alanı da oluşturulmuştur.

Proje alanının etrafında yer alan tüm yollardan cami ve diğer parçalara giriş ve ulaşım, engelliler için de olmak üzere mümkündür Engelli rampalarında eğim, % 12’den fazla değildir… Cami ve çevresini şehirden ve şehir hayatından izole etmemek tersine şehir ve şehir hayatıyla bütünleştirmek için cami etrafına duvar vs. yapılmamıştır.
Kanımızca her yapı tasarlanırken 2 adet özelliği sağlamalıdır.

1İşlevsel olması

2.Estetik olması

Cami tasarlanırken 3. bir özellik olarak İslami bir kimlik de taşımalı, sembolik değerleri de taşıyabilmeli, mesaj verebilmelidir.

Sunduğumuz projeyi bu bakış açılarından sıradan irdeleyelim.:

1.İŞLEVSELLİK:

Şartnamede özellikle belirtilen mahremiyet kavramına özellikle dikkat edilmiştir. Bay ve bayan cami girişleri ayrı olduğu gibi WC ve abdesthane girişleri de ayrılmıştır. Bayan cemaat bir kapıdan girdikten sonra bir kol merdivenle alt kata inip WC ve abdest ihtiyacını görebilecek; açık mekana çıkmadan kapalı mekan içinde mahfil kata çıkıp namazını eda edebilecektir. Aynı durum bay cemaat için de söz konusudur.

Bodrum kattaki bay ve bayan WC ve abdesthane alanları tamamen birbirinden ayrılmıştır. Sirkülasyon alanları doğal ışık alabilmektedir. WC’ler havalandırılma kanalları ile havalandırılmakta, bu kanal minare marifetiyle dışarı verilmektedir. Şerefede artık ezan okunmadığı için minarede içinde merdiven ve asansör yoktur; belirtilen amaç için (havalandırma)kullanılabilmektedir.

Engelli bay ve bayan, caminin sol yan girişinden camiye girebilmektedir. Girişteki asansör ile bodrum kattaki engelli WC ve abdesthanesine ulaşılabilmekte; yine asansör ile bay cemaat zemin kata, bayan cemaat mahfil kata ulaşabilmektedir. Engelli cemaate yardımcı olunması için görevli odası, asansörün yanına yapılmıştır. Asansörün makine dairesi, asansör kuyusunun tavanına çatı içinde kalacak şekilde yapılacaktır.

Caminin ısıtılmasının tabandan ısıtma ile sağlanması düşünülmektedir. Proje alanında doğalgaz olup olmadığını bilmemekteyiz; varsa doğalgazla ısıtma tercih edilmelidir. Isıtma kaynağını tam olarak belirleyemediğimizden teknik servis odasını detaylandıramamış durumdayız.

İstenilen büyüklükte Kuran kursu, bodrum katta sağlanmıştır, doğal aydınlatması vardır. Bay ve bayan abdesthaneleri de aynı katta ve yakın bağlantılıdır. Ayrı zamanda kız ve erkek öğrenciler tarafından kullanılabilecektir. Bodrum kattaki kuran kursu daha çok erkek öğrenciler için düşünülmüş olmakla beraber kız öğrenciler tarafından kullanıldığında kız öğrenciler erkek cemaate rastlamadan ayrı merdiven ve kapıdan buraya ulaşabilmektedir.

Bay ve bayan cemaatin cami, WC , abdesthane ve kuran kursuna giriş çıkışları tamamen ayrılmış olmakla beraber, bayan cemaatin olmadığı ve ihtiyaç duyulduğu takdirde bay cemaatin mahfil katı kullanabilmesi için son cemaat mahallinden mahfil kat merdiveni sahanlığına açılan kapı vardır.

Mahfil katın arka bölümünde engelli bayan cemaatin bu kata çıkmasını sağlayan asansör ve holü, 15.00 m2 büyüklüğünde bir oda, 1 adet WC ve lavabo kısmı vardır. Daha önce belirtildiği üzere istenilen büyüklükte kuran kursu bodrum katta sağlanmıştır. Ancak aynı anda aynı mekanın kız ve erkek öğrenciler tarafından kullanılması uygun görülemeyebileceğinden, aynı anda kullanma gerektiğinde kız öğrenciler bu 15.00 m2’lik mekanı kullanabileceklerdir.

Ayrıca Ramazan ayının son gününde itikafa girilmesi dinimizde müstehap olup inzivaya çekilip tefekküre dalmak şeklinde tezahür eden bu nafile ibadeti yerine getirmek isteyenler olabilmektedir. Bu oda, bu amaçla itikaf odası olarak da kullanılabilecektir. İtikaftaki kişinin cami dışına çıkması uygun görülmediğinden itikaf odasının hemen yanında 1 adet WC ve lavabo yapılmıştır. Bu WC ve lavaboyu mahfil kattaki bayan cemaat da kullanabilecektir.

İslam dininde bir görüşe göre; WC alt ve üst izdüşümünde ibadet mahalli olmasına sıcak bakılmamaktadır. Şartnamede istenmemesine rağmen mümkün olduğunca buna da dikkat edilmiştir. Keza bir gereklilik olarak hiçbir WC taşının Kabe tarafına dönük olmaması sağlandığı gibi hiçbir WC kapısı dahi kıble istikametine açılmamaktadır.
Bilindiği gibi eski cami kültürümüzde türbeler, avlularda tamamlayıcı unsurdur. Şartnamede istenen lojman, tamamlayıcı unsur gibi değerlendirilmiş, dış görünüşünde türbe mimarisine gönderme yapılmıştır.

Mimaride yangın yönetmeliğine dikkat edilmiştir. Ana ibadet mekanından düz ayak yangın çıkış kapısı vardır.15 m.’den uzun yangın kaçış mesafesi yoktur.5 rıhtan az, 17 rıhtan fazla merdiven kolu yoktur.

2.3. ESTETİK, İSLAMİ KİMLİK:

Bu ikisini bir arada ele aldık. İslam’ın tüm insan davranışlarında doğruluğa, güzelliğe, kibarlığa ehemmiyet verdiği açıktır. İslamiyet’in güzel ahlak demek olduğu peygamber (s.a.v.) sözüyle sabittir. Yüksek sesle konuşulmaması bile ayet-i kerime ile tembihlenmiştir. İslam kimliğini taşıyan kişinin zarif olması gerekmektedir. Olumsuz örneklerin çokluğu bu gerçeği değiştirmez. Buradan hareketle İslami kimlik taşıyan bir eserin zarif olmasını doğal karşılamak gerekmektedir. Nitekim Kuran-ı Kerim Arapça bir edebiyat şaheseridir.

Mimar Sinan yapısı Şehzade Camisinde en tipik örneğini gördüğümüz kubbe-yarım kubbe- çeyrek kubbe kompozisyonu, o asırlarda açıklık geçmek için yegane yoldu. Asırların getirisiyle kubbe ve minare birer sembol olmuştur. Ancak günümüzde teknolojinin bu denli ilerlediği dönemde 15 asır öncesi imkanları dahilinde yapılan Ayasofya mimarisini yinelemek artık abes ve ayıp kaçmaktadır. Artık açıklıkları örtmek için elimizde sınırsız imkanlar vardır; kubbe kompozisyonunun yerine de başka İslami semboller de pekala düşünülebilir; dinimiz ve kültürümüz bu derinliğe sahiptir.

Sunduğumuz proje, bu yolda bir denemedir ve izahı da aşağıda belirtildiği üzeredir:

Yukarıda belirtilen işaret, Allah’ın birliğine vücut dili ile şahadet etme halidir. Projede şahadet (işaret) parmağı, minare ile sembolize edilmiştir. Diğer parmaklar da cami kütlesinin diğer ana parçaları ile sembolize edilmiştir. Her iki yan görünüşe bu figürler egemendir.

Ayrıca minarenin her iki yan görünüşünde Arapça Allah yazısı, sağdan sola doğru sembolize edilmiştir. Yine her iki yan görünüşte cami gövdesinde Allah yazısı, cami gövdesinde zorlama olmadan, adeta mimari yapı gereği sembolize edilmiştir (yan görünüşlerde yeşil renk ile).

Bilindiği gibi namaz kılarken kıbleye yönelmek, namazın olmazsa olmaz şartıdır. Bu cami mimarisini doğrudan etkilemiş, cami konumunu belirlemiştir. Keza secde de namazın olmazsa olmaz şartlarından biridir. Bu noktadan hareketle yan cephelerden bakıldığında caminin dış hatları secde eden adam görüntüsünü vermektedir. Yukarıda secde eden adam resmi ile caminin yan görünüşü yan yana getirilerek bu gösterilmiştir. Kulun Allah’a en yakın olduğu an, secdede olduğu andır (hadis-i şerif).Secde bu denli önemli olduğundan cami mimarisinde diğer yaklaşımlarla beraber değerlendirilmiştir.

Ayrıca yukarıda sağdaki şematik görünüşte yan cephede Arapça Allah yazısının nasıl sembolize edildiği de görülmektedir.

Yukarıda soldaki sembol, adaletin evrensel sembolüdür. Sağdaki de caminin kıble cephesidir. Bu cephede adalet, sembolize edilmiştir. Namaz da dinin direğidir, önemlidir ancak adaletin de bambaşka ve önemli bir yeri vardır dinimizde. Adalet kavramıyla alakalı olarak çok ayeti kerime ve hadis-i şerif vardır. Bunlardan biri Maide suresi, 8. ayettir:’ Ey iman edenler! Allah için titizlikle adaleti ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin. Adil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır’. Adalet mülkün olduğu kadar dinin de direğidir. Ayet-i kerimede belirtildiği üzere adaletsizlik, Allah’a karşı gelmektir. Bu büyük önemine binaen adalet, kıble cephesinde mihrap temel direk, yandaki iki pencere mihraba eşit uzaklıkta ve eşit büyüklükte iki pencere olarak terazi kefeleri, saçak da terazi kolu olarak değerlendirilmek suretiyle sembolize edilmiştir. Şüphesiz ki cami adliye binası değildir. Burada dinin temel direklerinden biri olan adalet, bir cephede özel bir çaba sarf edilmeksizin mimarinin doğal hali içinde sembolize edilmiştir.
Özetle önerdiğimiz cami modelinde; şahadet-tevhit, secde, adalet temaları vardır.

‘Burası Gaziantep, öyleyse minare boyu plaka numarası olan 27’ye atfen 27 m. olmalı’ gibi masalımsı yaklaşımlara itibar edilmemiştir.

Caminin içinde namaz kılanın dikkatini dağıtacak boyutta tezyinat, süsleme, aydınlatma vs.den kaçınılmalıdır. Esas olan ibadete odaklanma olmalıdır. Sadelik ve akustiği sağlayıcı çalışmalar tercih edilmelidir. Bu manada akustik bir malzeme olan ahşap esaslı malzemeler iç cephede tercih edilmiştir.

Cami giriş cephesinde hilal üzerinde yer alan yıldız, bir yere bağlı değildir, manyetik alan dengelemesiyle durmaktadır.

Etiketler

Bir yanıt yazın