Katılımcı (1. Kategori), Cami Tasarımı Fikir Yarışması

MİMARİ RAPOR

Mimari, insanın çevresini bilinçlendirme çabasının bir ürünüdür. Cami ise çevresiyle bir bütün olarak düşünüldüğü zaman asıl işlevi olan ‘çağrı, bir araya toplama, birlik olma’ ve insanda oluşturduğu ‘tevazu, huzur, ferahlık’ durumlarını barındırabilir bir yapıya sahip olmalıdır. Günümüzde cami kullanımı çoğu işlevinden arındırılıp sadece ibadet edilen mekan olarak düşünülmektedir. Bu durum ise camilerin zamanla yalnızlaşmasına sebep olmaktadır. Şehirlerin yeniden tasarlanması, yaşam şekillerinin ve ihtiyaçların değişmesi her yapı tipi gibi Cami Mimarisini de yeniden yorumlama ihtiyacı oluşturmuştur.

Nitelikli bir cami tasarımı, öncelikle zaman içerisinde kaybettiği sosyal işlevlerle yeniden bir araya getirilip, insanın iç dünyasını merkez alarak tekrar yorumlanmasıyla mümkün olacaktır. İslam dininin sembolü olan camiler ayrım yapmadan herkesi davet eden, sevgi, saygı ve hoşgörünün merkezi olan, ilim ve tefekkürün merkezleridir. Yaratıcısının büyüklüğünü en çok insana, çevreye ve diğer canlılara verdiği değer ile gösteren bu yapılar aynı zamanda barındırdığı sadelik ve estetik ile dünyayı güzelleştirmek ve ruhu inceltmek görevi görürler.

TASARIM KRİTERLERİ

1) YAŞAM AVLULARI

Cami yapısı kendisine gelenleri toplayan ve çeşitli aşamalardan geçiren avlulara sahiptir. Bu avlular doluluk ve boşluklardan, insanı kendisine çeken kütlelerden meydana gelir. Ana ibadet mekanının etrafını çevreleyen bu alanlar süregelen hareketli dünya hayatını simgeler. Hazırlık ve vakit geçirme yeri olan dünya gibi bize çeşitli aktiviteler sunar. Daha içeride ve özü temsil eden cami ise artık tefekkürün ve ibadetin merkezi, ahiret yurdunun hatırlatıcısıdır.

ŞEMA 1

—MUSIKİ AVLUSU

Camiye yaklaşırken karşılaştığımız ilk avlu musıki avlusudur. Bu avlunun en önemli özelliği içerisinde minare görevi gören yapının bulunmasıdır. Çevreden gelen sokak akslarının kesişim noktasına yerleştirilen minare yapısı geleneksel işlev ve formundan farklıdır fakat oluşumunun temelindeki davet etme görevini yerine getirmek üzere musıki ile yeniden yorumlanmıştır.

Minareler cami mimarisinde sembolik bir öneme sahiptir. Tarihsel süreçte yüksek olması ve ezanı çevreye duyurması gereken minare aynı zamanda caminin uzaktan algılanmasını sağlayan bir öğeydi. Günümüzde ise teknolojinin gelişmesi ile ezanı duyurma işlevini yitirmiş yalnızca sembolik bir yapı olarak kullanılmaktadır.

Projede ise yüksekliği yerine arazideki konumu ile dikkat çeken minare, içerisinde ney üflenen bir yapıdır. Günün farklı saatlerinde farklı neyzenlerin gelip sanatlarını icra etmeleri için düşünülmüştür. Ney sesi insanları etkileyen uhrevi bir ses olması ve duyanları kendisine çekmesi sebebiyle çağırıcı bir görev üstlenir. İslam dimi cami içerisinde ve sosyal hayatta musıki ile iç içedir.

Avlu içerisinde bulunan abdest alma yerleri peyzajda yer alan havuzların toplanması ile oluşmakta ve yine bir peyzaj elemanı halini almaktadır. Peyzaj içerisinde insanların gerek günlük sosyalleşmelerini sağlamak gerekse dini veya ilmi konularda konuşabilmelerine imkan tanımak için düşünülen sohbet alanları oluşturulmuştur. Bu alanlar şehir içi yoğun yapılaşmanın ve ilerleyen teknolojinin kısıtladığı sosyal hayatı ve insanlar arası iletişimi arttırmak amacı taşımaktadır.

ŞEMA 2.

—TEFEKKÜR AVLUSU

Ebu Hamid Lekkal’in şöyle dediği anlatılır: “Bir kimse ölümü çok anarsa kendisine şu üç şey ikram edilir; tevbede aceleci olmak, doyumluğa kanaat etmek, yaptığı ibadetlerden zevk almak. Aynı şekilde bir kimse ölümü unutursa, üç musibetle karşılaşır; tevbeyi ertelemek, yeterince gelen rızka kanaat etmemek, ibadette tembellik yapmak.”

Caminin merkezinde bulunan bu avlu ziyaretçilerini hayatın hızlı akışından sıyırıp tefekkür etmeye, özellikle de ölüm hakkında düşünmeye, ölümü hatırlamaya davet etmektedir. İslam dininin insanlara verdiği mesajda dünya hayatının geçiciliği ve ahiret yurdunun daimi kalınacak yer olduğu devamlı olarak belirtilir. Avlu kişiye ölümü hatırlatmak için bir toprak duvar ile bir metal yerleştirmenin zıtlığından faydalanmayı dener. Toprak duvar cami içerisinde mihrap olarak kullanılır ve avlunun tam karşısında yer alır. Metal yerleştirme ise avluyu iki yandan saran duvardır. Toprak duvar; aşinalığı ve somutluğuyla hayatı temsil ederken, metal yerleştirme; yabancılığı ve soyutluğu ile ölümü temsil edebilir. Farklı bir bakış açısıyla, toprak duvar sağlamlığıyla ebediliği, dolayısıyla ölümü simgelerken, metal yerleştirme yanılsama hissi veren görüntüsüyle geçiciliği, dolayısıyla hayatı simgeleyebilir. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin dediği gibi: “İyiyi bilmedikçe kötüyü bilemezsin… Ey yiğit zıt, zıddıyla görülebilir.”

Avluyu dıştan saran, caminin içinde kalan kitaplık islam dininin ilk emri olan okuma ve Kuran-ı Kerim’de sıkça tekrar eden düşünme eylemini vurgularken, caminin namaz dışında kullanımını arttırmayı amaçlamaktadır.

ŞEMA 3.

Düşsel Kubbe sanatçı Edoardo Tresoldi’nin tel kafes ile yaptığı deneysel çalışmalarında maddenin yokluğunun da onun bir parçası olduğunu, yaşam döngüsünün yokluk ve ölüm üzerine kurulu olduğunu anlatmaktadır. İnşa edilen mimari yapıların da yok olmuş kısımlarının ortaya çıkarılması onun yokluğunun varlığını ortaya çıkarması anlamına gelmektedir. Özellikle geçmişte var olup yıkılmış veya kaybolmuş yapıların bıraktığı izleri, yaptığı heykeller ile insanların belleklerine tekrardan yansıtan sanatçı mimarinin de düşsel boyutunu yansıtmaktadır.

Kubbe ise cami mimarisi için geçmişte işlevsel iken günümüzde genellikle sembol olarak kullanılmaktadır. İnsanların belleklerinde kalan bu yapı elemanı Tresoldi’nin de felsefesinde anlatıldığı gibi düşsel bir kavram halini almıştır. Projede kullanılan kubbelerin tel örgüler ile soyutlanması belleklerde var olan kubbe formunun tamamen yok olmadığını fakat günümüzde bir düş halini almaya başladığını anlatmaktadır. Aynı zamanda mekana geçmişi ile bağ kuran bir boyut kazandırmaktadır.

—KADINLAR AVLUSU

Kadınlar girişine caminin yan tarafından çıkılan merdiven ve asansör ile ulaşılmaktadır. Mahremiyet ve kullanım kolaylığı açısından kadın abdesthanesi ve tuvaletler yan girişin içerisinde yer almaktadır. Kadınların sadece kapalı alanda değil yarı açık ve açık alanlarda da oturma alanına sahip olması için bu alan özel olarak kadınlar içi düşünülmüştür.

ŞEMA 5.

—DİNLENME AVLUSU

Caminin arkasında konumlanan ve kot olarak daha yukarıda kalan avlu dinlenme avlusudur. Komşu olduğu okul yapısı ile ilişkili olarak çocukların güvenle oyun oynayabileceği, insanların kafalarını dinleyip, ağaçların altında gölge alanlarda oturabileceği bir avlu olarak düşünülmüştür. Peyzajda bulunan havuzlar ve yeşil alanlar bu terasın ana karakterini oluşturmaktadır. Aynı zamanda caminin mihrap duvarını çevreleyen bahçe duvarları yapının çevre ile bütünleşmesini sağlamaktadır.

ŞEMA 6

2) SUYUN HAYAT DÖNGÜSÜ

Güneydoğu Anadolu Bölgesi tarih boyunca suya önem vermiştir. Medreselerin ve önemli dini yapıların içerisinde insanın doğum, yaşam ve ölümünü simgeleyen havuzlar kullanılmıştır. Toprağın ve sıcak iklimin hakim olduğu bu coğrafyada su bereket, bolluk ve rahmet demektir. Projede aynı aks üzerinde konumlanan 3 havuz bulundukları yerler açısından bir döngüyü simgelemektedir. İlk avlu olan Musıki Avlusu’nda bulunan havuz doğumu, ikinci avlu olan cami içerisindeki Tefekkür Avlusu’nda bulunan havuz yaşamı ve son olarak üçüncü avlu olan dinlenme avlusunda olan havuz ise ölümü temsil etmektedir. Yanlarda bulunan şerit havuzlar ise ortada akan suyu besleyen yan havuzlardır.

Tefekkür Avlusu’nda bulunan havuzun çevresinde Fuzuli’nin Su Kasidesi’nden şu beyit yer almaktadır: “Tıynet-i pakini ruşen kılmış ehl-i aleme / İktida kılmış tarik-i Ahmed-i Muhtar’a su.” (Su, Hz. Muhammed(sas)’in yoluna uymakla temiz yaradılışını bütün dünyaya açıkça göstermiştir.)

ŞEMA 7.

3) İBADETİN MERKEZİ, OKUMAK (CAMİ İÇİ TASARIM KARARLARI)

Cami ana girişinde yarı açık alan son cemaat yeri bulunmaktadır. Ana ibadet mekanına son cemaat yerinden girilmektedir. Kubbenin altında kalan yarı açık avluda havuz bulunmaktadır. Bu avlunun duvarları cami içerisinde kütüphaneyi oluşturur ve merkezdedir. Burada amaç islam dininin okumaya verdiği önemi vurgulamak ve insanları buna teşvik etmektir. Avlu ise okuma eylemini en güzel ortamda yapmak amacıyla düşünülmüş özel bir alandır. Kerpiçten yapılan toprak duvar mihrabı temsil etmektedir. Kürsü ve minber ise cami ile aynı malzemede yapılmıştır. Son cemaat yeri ile harimi ayıran duvara ızgara biçimli panolar yerleştirilmiş, interaktif bir alan sunulmuştur. Bu alana, imamın veya diğer kullanıcıların cemaati bilgilendirmek istediği konular hakkında yazılar, resimler, duyurular, dini içerikler asacağı öngörülmüştür. Caminin döşemesinde piezoelektrik sistem kullanılarak, camiye gelen ve namaz kılanların hareketlerinden elektrik üretmek amaçlanmıştır. Böylece camide harcanan enerjiden tasarruf edilmektedir.

Sıcak iklim sebebiyle ibadet için cami yan cephesinde yarı açık ek bir namazgah düşünülmüştür. Ana ibadet alanı bu yan duvarda bulunan kapılar sayesinde genişleyebilmektedir. Caminin üst örtüsü mevsimlere göre ışığın gelme açısı düşünülerek maksimum ışık alma, doğru hava akışını sağlama ve sıcaktan koruma amacıyla kıble yönünde kademeli olarak düşürülmüştür.

ŞEMA 8.

4) ÇEVRE VE VAZİYET KARARLARI

Proje alanının çevresi konut, çarşı, okul, sağlık ve kültür yapılarından oluşmaktadır. Bu yapıların mimari özellikleri Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin sıcak iklimine, teraslı ve avlulu yapı tipine uygun olarak yeni tipolojiler oluşturularak düzenlenmiştir. Çevrenin özellikle mahalle dokusuna sahip olması, tasarladığımız caminin kullanım ve mimari özelliklerinin oluşmasında başlıca kriterlerden biridir.

Caminin ana girişi konutlara bakan alt kota yerleştirilmiştir. İlk avlu ise sokaklardan görülecek şekilde konumlanmıştır. Çarşıya komşu olan bölgede STK, Dernek ve Vakıfların kullanacağı bir alan düzenlenmiştir. Sosyal hayat içerisinde yardımlaşmanın artmasını amaçlamaktadır. Çarşı ile ilişkili olması bu alanı hareketli bir alan yapmaktadır. Bu alanın hemen arkasında öğrencilerin Kuran-ı Kerim dersi alacağı bir sınıf bulunmaktadır. Konum olarak kadın ve erkek wc-abdesthaneye yakındır. Caminin yola bakan kısmında duvarlar ile sınırlandırılmış 6 araçlık otopark ve bisiklet park yeri düşünülmüştür.

Üst kotta bulunan Lojmanın girişi ise Dinlenme avlusuna bakmaktadır. Camiye komşu olmakla beraber bağımsız bir girişi olan lojman alt kotta bulunan teknik hacmi cami ile ortak kullanmaktadır.

ŞEMA 9.

Etiketler

1 Yorum

  • mustafa-kemal-arslan says:

    Farklı avlular oluşturma fikri güzel ancak renderlarda mekanlar oldukça loş kalmış gibi bir de kullanılan malzemeye uygun pattern kullanılmadığı için duvarlar gerçekçi durmamış gibi geldi bana. Ama farklı avlular oluşturup belirli temalara yönelmek güzel fikir gerçekten.

Bir yanıt yazın