Katılımcı (1. Kategori), Cami Tasarımı Fikir Yarışması

Katılımcı (1. Kategori), Cami Tasarımı Fikir Yarışması

Mimari Açıklama Raporu

Amaç;

Cami yapısını yorumlamak için başa dönerek; Cami nasıl oluştu, hangi ihtiyaçtan doğdu sorularını cevaplayıp, geçirdiği tarihsel süreç içerisinde yapısal evrimini inceleyerek bu verilerin ışığında yeniden yorumlamak.

Cami, tanınırlığı ile önemli bir simgedir.

Algısı kolay, davetkar ve ilgi çekici olmalıdır. Bunun yanında, İslam’da (Kabe dışında) bir yeri kutsallaştırmak gibi bir yaklaşım yoktur. İbadet için her yerin eşit olduğu inancı ile yapılacak yapının içerisi, insanın dikkatini dağıtmayacak şekilde sadelik ve yalınlık ile tasarlanıp, kişinin ibadete yönelmesi sağlanmalıdır. Fakat bunu yaparken inancın gereği olan tüm kişisel ve çağdaş ihtiyaçlara da cevap verebilmelidir.

Bu bilgiler ışığında Form arayışımızdaki yolumuz; İslam’ın en kutsal yapısı sayılan Kabe’nin yalın bir küp olmasından ve tanınırlığından mesnet alıp, ilk mescit olan Hz Peygamber’in yaptığı Mescidi Nebevideki cami anlayışına, günümüzde hem manevi hem de fiziksel olarak cevap verecek kütle oluşumunu sağlamaktır.

Camiye yaklaşım hem güney hem kuzey yönünden olup, güneyde bulunan taç kapı ana girişi temsil ederken, yol kotundan engelsiz bir kullanım sağlamaktadır. (Bu arazide özel olarak kuzey girişinde merdiven ve İhtiyaç halinde kullanım için asansör konumlandırılmıştır.)

Avluya girişte sizi, yerden iz yapan su elemanı (kuru havuz) ve buna su sağlayan pınar karşılarken, arkasında cami kütlesi ve son cemaat girişi sizi içeri davet eder. Kuru havuzu besleyen pınar, cenaze namazı kılınacağı zaman musalla taşı olarak kullanılıp havuz kısmının üzeri kıbleye doğru cemaat yer alabilmektedir. Musalla taşına ise gölge elemanı olarak bir tek ağaç eşlik etmektedir.

Güney cephesinden alınan girişlerin biri, mahremiyete destek olmak için kadınlar girişi olarak ayrılmış; bu alan Ana avluya bağlanırken yandan bir giriş ile kadınlar mahfili ile burada bulunan abdesthane ve tuvalet birimleri birbirine bağlanmaktadır. Diğer Güney girişinin hemen yanında erkek abdesthaneleri ve tuvaletleri çözülmüş, bu sayede wc ve abdesthaneler hem kolay ulaşılabilir olup, hem de temizlik ve mahremiyet sağlanmış olmaktadır. Bir başka bağımsız giriş ile lojman ve teknik hacimlere ulaşılmaktadır.

Kütleyi oluşturan ibadet alanına yeterli hava sirkülasyonunu sağlayabilmek için yüksek tutulmuş iç mekanda, abartı ve şatafattan kaçınılmıştır. Girişte bizi karşılayan mihrap, sizi kendine doğru çekerek ön saflara alırken, minber de, mütevazi ve hazreti peygamber zamanındaki gibi üç basamaklı bir yükselti şeklinde kullanılmış, vaaz kürsüsü kullanılmayıp bu ihtiyaç mihraptaki namaz alanında çözülmüştür.

Düz çatı örtüsü ise ilk camilere bir öykünmedir. İbadet alanına ışık almak için çatıda ki kaset döşeme içerisine çeşitli açılarda silindirik boşluklar açılarak; günün her saatinde değişik şiddetlerde ışık alması sağlanmış, direk gelen ışık ile bazı köşeler aydınlık tutulurken endirekt gelen ışık sayesinde bazı köşelerde mistik bir loşluk elde edilmiştir. İbadet alanının sağ ve sol köşesinden sızma yoluyla alınan aydınlık ise okuma köşeleri oluşturmaktadır.

Cami minaresinin değişmez öğelerinden biri olan Minare, sembolik olarak tasarlanmış ama görünürlük ve konum belirleme işlevi ile geleceğe taşınmıştır. Brüt beton ve camdan oluşan minarede, gece ışıkların camdan sızarak göğe yükselişi, gündüz ise yapısında bulunan yukarı doğru yükselen düşey çizgiler bizlere aynı ilahi duyguyu yaşatacaktır. Minarenin yüzeyindeki Elif harfi Allah (CC) birliğini zikir ederken, yapılan şerefe minareyi bir anıt olmaktan kurtararak insani bir kullanım elemanı haline getirmektedir.

Tasarımın belli bir yer tarifi olmadığından yapı yerel, yöresel İnşaat ve malzeme kullanımına olanak tanıyacak abartıdan uzak, sakin bir tasarım ile estetik değerler yüklenerek proje oluşturulmuştur.

Etiketler

Bir yanıt yazın