Yelta Köm, Arkitera Seyahat Bursu ile “Üretimin Peşinde”

Arkitera Seyahat Bursu'nu kazanan Yelta Köm ile yola çıkmadan hemen önce rotası ve yolculuk hazırlıkları hakkında konuştuk. 8 Ağustos 2011'de 30 günde devr-i alem başlayacak!

Etiketler

1 Yorum

  • omer-yilmaz says:

    Makaledeki bazı yerlere itirazım var: Örneğin gar binasının başka fonksiyonlar için de kullanılıyor olmasını olumsuz olarak kabul etmek durumunda mıyız? Haydarpaşa adeta onuru kırılmak istenircesine diskotek olarak kullanılmıştı diyor Sayın Atılgan. Bir binanın diskotek olarak kullanılması onur mu kırar? Onu bırakalım diskotek olmak da bir fonksiyon değil midir? Bunu olumlu veya olumsuz anlamak zorunda mıyız? Sorular uzar gider…

    Yanılmıyorsam 2003 Ağustosuydu. Tamamen tesadüfi olarak Zürih Street Parade’in ortasında buluvermiştim kendimi ve Zürih’in ana tren istasyonu tam anlamıyla vıcık vıcık bir diskoya dönüşmüştü. Yüksek sesli müzik ve alkolden yapış yapış olmuş bir zeminde binlerce insan hala edebilirsiniz. İstanbul’da buna yakın bir ortam herhangi bir zamanda herhangi bir yerde olmadı bugüne kadar. Bu durumda Zürih Tren Garı’nın onuru falan kalmamış olması gerek… Bence yapıları kullanmalıyız ama gerçekten kullanmalıyız. Kullanmalıyız derken disko olsun demiyorum. Bu şekilde kullanmanın da sakıncası olmaz demek istiyorum.

    Esasında yukarıdakiler teferruat. Haydarpaşa gerçek manada bir “hauptbahnhof” olabilir mi? Sorumuz bu olmalı. Olur elbette ama bunun için ilk olarak yeterli nitelik ve nicelikte tren varlık göstermeli. Şurasını da unutmayalım: demiryolu işine iyi-kötü neşter vurulması, yeniden ciddi yatırımlara başlanması ancak bu son hükümet döneminde olmuştur.

    Ne diye durup dururken binayı yaksınlar? Ben akılcı bir yanıt veremiyorum bu soruya. İhmal ve Türkiye’de yaşıyor olmak mı. Evet, elbette.

Bir yanıt yazın