3. Ödül, Şehitkamil Belediyesi Sanat Merkezi Yarışması

MİMARİ TASARIM RAPORU

Konum

“Şehitkamil Belediyesi Sanat Merkezi Ulusal Mimari Fikir Projesi Yarışması” alanı, Gaziantep Şehitkamil ilçe sınırları içerisinde; kuzeyde 36004. Cadde ile 36003. Cadde’leri birbirine bağlayan aks boyunca konumlanır. Kent merkezi içerisinde Kuzey – Güney doğrultusunda uzanan bu aks, kuzeyde yoğun ticari şehir yaşantısı ile güneyde yeşil peyzaj öğesini birbirine bağlayan; taşıt trafiği ile birlikte yaya kullanımının da rahatça okunabildiği nitelikli bir promenattır. Batıda butik alışveriş kültürünün varlığını hissettirdiği Nişantaşı Sokağı ile doğuda kent içi önemli odak noktalarından büyükşehir belediye hizmet binası ile çevrelenen tasarım alanı; günümüzde çevresindeki çekim noktalarına hizmet vermek üzere tasarlanarak faaliyete geçmiş kapalı bir otoparka da ev sahipliği yapmaktadır. Nitekim yürüme mesafesinde konumlu kent stadı, alışveriş merkezi gibi kamu kullanım odaklı geniş hacimli mekanlar da bu işlevsel rolü desteklemektedir.

Bağlam

Tasarım alanı, güçlü taşıt ve yaya güzergahlarının kesişim noktasında yer almakta; program dahilinde Kültür Merkezi, Çok Amaçlı Gösteri Salonu, Kütüphane, Atölye & İşlik gibi oldukça yoğun bir yaya kullanımına hizmet edecek işlevler barındırmaktadır. Bu bağlamda, tasarımın açık / yarı açık ve kapalı alanlarda kentli kullanımına uygun ortam oluşturması, farklı kotlarda sosyalleşme olanağı tanıması, alternatif açık / yarı açık kamusal meydanlar yaratması öncelikli hedefler haline gelmiştir.

İhtiyaç Programı’nda belirtilen birimler, farklı kullanıcı profilleri ve farklı kullanım zamanlarını da beraberinde getirmektedir. Önerilen mimari çözüm, söz konusu farklılıkları tek bir ara yüz dahilinde, birden çok katman ve yüzey üzerinde organize etmeyi amaçlamaktadır. Sosyal yaşantı ve bu yaşantıya yön verecek sürdürülebilir verilerin söz konusu çok katmanlı platform üzerinde gerçeklenebilir, etkileşimli bir ortam yaratması, tasarım bağlamının bir diğer dayanaklarındandır. Bu doğrultuda tasarlanan Şehitkamil Belediyesi Sanat Merkezi, salt gösteri aktivitelerinden ziyade, çevre kamusal yapıların oluşturduğu potansiyelin de farkında tavır alarak, kentlilere sosyalleşme imkanı veren; geçirgen ve esnek kullanım yapısıyla, organik yapı terimi ile özdeşleşen; sürdürülebilir yapısını kesintiye uğratmadan ve günün her saati kullanıcı istek & taleplerine cevap verebilir yapıdadır.

“Şehitkamil Belediyesi Sanat Merkezi Ulusal Mimari Fikir Projesi Yarışması” tasarım önerisi, bir diğer yandan kentin folklorik mirasından beslenen, kaybolmaya yüz tutmuş kent dokusuna dair ipucu veren, büyükşehir belediye binasından uzanıp hakim yaya promenadı ve antik kent kalıntıları (Antep Kalesi, Zeugma, vs.) ile süre giden “Kültür Yolu” nu tamamlamak üzere geliştirilmiştir. Gelenek ve folklorik değerlere, yaşam verilerine dair kentsel okuması yapılabilen bu tür yapı topluluğu ve kullanıcı hareket güdüleri, bütüncül tasarım refleksiyle ele alınarak iki yönlü tasarım girdisi haline dönüşmüştür. Bunlardan biri, yeni tasarımın kentin özgün kimliği ile bütünleşmesi; ikincisi ise farklı müdahale alanlarının birbirleri ile yaklaşım, mimari dil gibi açılardan bütünleşmeleri… Bu bağlamda tasarlanan yapı dili, özgün kentsel parametrelere bağlı kalarak yeni ve tutarlı bir imaj kazandırabileceği gibi, çevresel kalitenin de korunmasını sağlar. Bu nedenle, öncelikle kentsel okuması yapılabilen tarihi dokuyu ve yerel özellikleri gözeten bir tasarım yaklaşımı geliştirilmiştir. Anadolu kültüründe önemli bir yer tutan; mikro ölçekte bireylerin, makro ölçekte toplulukların bir araya geldiği; mekanlar arası bağlantıların sağlandığı, adeta hayatın! Geçtiği Hayat mekanları da, yukarıda sözü geçen katmanlar için uygun bir betimleme olmaktadır.

Bir diğer önemli nirengi noktası da tasarım alanı dahilinde yer alan ve yarışma süreci sonrasında da asal işlevine devam etmesi öngörülen otopark yapısıdır. Bir önceki senaryoda olduğu gibi rekreatif müdahalelerle kent kullanımına terk edilen teras üst yapısı; tasarımın cephe aldığı kamu bandına karşı geri çekilmesi ve katmanların üçüncü boyutta ayağa kaldırılması ile yapısal anlamda devam ettirilmiştir. Kent belleğinde hem kapalı otopark algısı, hem de kültürel odak olgusunu canlı tutma gayreti gösterecek tasarım ile farklı nitelikli yapılar arası rasyonel ilişkinin korunması amaçlanmıştır.

Tasarım

Orta & yüksek yoğun ticari yaşam alanlarına yakın çevre ölçeğinde, kamusal alanların farklı kotlardan kullanılabilme özelliğine kavuşması; kent kullanıcısına iç mekan – dış mekan kullanım olanaklarıyla gündelik yaşam eylemlerine cevap verebilir kurguda tasarlanması; farklı amaçlı kullanıcı profillerine hizmet edebilmesi, proje girdileri anlamında önemli röper noktalarıdır. Bu sebeple, katmanlar (Hayat) yaratılarak yoğunluğun tasarım alanına homojen olarak yayılması amaçlanmıştır. Aynı zamanda, mevcut otopark kullanımından ötürü – Z doğrultusunda program yerleşiminin imkansız olması; buna rağmen gabarinin insan ölçeği ile uyumlu tutulma refleksi, yapı dilinde kendisini gösterir.

Zemin kotunda “Görsel Sanatlar Atölyeleri & İşlikleri”, “Kütüphane & Yönetim Birimleri”, “Prova Salonları” farklı ara yüz düzlemlerinden irtibat sağlayabilecek şekilde organize olur. Bu şekilde “Tiyatro Bölümü” de “Çok Amaçlı Gösteri Merkezi” servis birimlerinden faydalanma imkanı bulur. Bu esnada “Çok Amaçlı Gösteri Salonu”na doğru yükseliş arz eden düşey sirkülasyon ise katmanlar (Hayat) arasında kamufle olur. Ara ara söz konusu katmanlar kapalı mekanlara ev sahipliği de yapar. Balkonlu tipolojide konfigüre edilen “Çok Amaçlı Gösteri Merkezi”, bu sayede farklı kotlardan kamu ve protokol kullanımlarını bünyesine farklı kotlardan dahil edebilme şansı yakalar. Kent kullanıcılarının sanatsal aktivite dışında en önemli sosyalleşme imkanı bulduğu yeme – içme birimleri ise farklı kotlarda (zemin ve birinci katlarda) çeşitlenir. “Çok Amaçlı Gösteri Merkezi” fuayesi, söz konusu katmanların son basamağıdır; bu nedenle hem görsel vista yakalama potansiyeli hem de barındıracağı kullanıcı kitle yoğunluğu sebebiyle en geniş tutulan platformdur. Bu esnada, kullanıcı ergonomisi ve gerekliliği diğer teknik & servis birimleri de tüm bu kamusal birimleri çevreler. Yapı fiziği koşulları açısından “Müzik Çalışma Bölümü” ise en üst katmanda çözümlenmiş; böylece kitle ve eylemlerin dolaysız karşılaşmalarının önüne geçilmiştir.

Masif cephede ise yine Gaziantep yerel coğrafi zenginliklerinden “Topak Taşı” kullanılmıştır. Oldukça sert ve dayanıklı bir malzeme olan “Topak Taşı”, daha çok anıtsal yapılarda, köprü ve kemer yapımında kullanılmaktadır. Yarı geçirgen cephede ise, tüm birimleri tek örtü altında organize etme eğilimi gösteren; gözenekleri sayesinde ısı yükü oluşumunun önüne geçen, söz konusu konforu sağlarken güneş ışığına karşı perdeleme vazifesi gösteren metal meş malzeme kullanılmıştır.

Özetle; insan ölçeğinde, farklı kotlarda katmanları ile sürdürülebilir, esnek iç mekan & dış mekanlarıyla kentlilerin yapıyı işlevleri dışında sosyalleşme aracı olarak da kullanabileceği; kent çevresinde alternatif bir odak noktası yaratabilecek, asal işleviyle uyumlu bir kamusal mekan kurgusu geliştirilmiştir.

Etiketler

2 yorum

Bir yanıt yazın