Yapı Ürünlerinin Gelişimi ve Geleceği Mimar Sinan’da Konuşuldu

Işıklar Yapı Ürünleri, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ve Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi (YUAM) iş birliğiyle düzenlenen “Yapılarda Güvenlik ve Konfor Duvarla Başlar” etkinliğinde 300’e yakın mimar, mühendis ve profesyonel bir araya geldi.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde gerçekleştirilen etkinliğin konuşmacıları arasında Almanya Tuğlacılar Derneği Başkanı Dr. Dieter Figge, Işıklar Yapı Ürünleri Genel Müdürü Özgür Üzeltürk, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sema Ergönül, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi (YUAM) Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Özgünler, Yrd. Doç. Dr. Ümit Arpacıoğlu, Mimar Erdal Sorgucu, Akustik Uzmanı ve Öğretim Görevlisi Türker Talayman yer aldı.

Türkiye’deki Yeni Binalarda Tuğla Kullanımı Yetersiz!

Etkinlik için Türkiye’ye gelen Almanya Tuğlacılar Derneği Başkanı Dr. Dieter Figge, Almanya’nın iki yıl içinde petrol ve gaz ile çalışan ısınma ürünlerini kullanmayı bırakacağını, bu yüzden başta tuğla olmak üzere ısıyı içeride tutan yapı malzemelerinin çok daha fazla kullanılmaya başlayacağını söyledi.

Almanya, Belçika ve Hollanda gibi Avrupa ülkelerinde tuğla kullanım oranlarının yüzde 45-48 aralığında olduğunu söyleyen Figge, “Açıkçası, inşaatın fazla olduğu Türkiye’de oranların daha yüksek olmasını bekliyordum. Çünkü Tuğla Mezopotamya’da yani bu kaliteli topraklarda ortaya çıkmış bir ürün. Buna rağmen Türkiye’deki yeni binalardaki tuğla kullanım oranlarının yetersiz olduğunu görüyoruz.” dedi.

Türkiye ekonomisinde enerji harcamalarının fazla olduğuna dikkat çeken Figge, yapılarda ısı yalıtımına daha fazla önem verilmesi gerektiğini belirtti. “Işıklar grubunun ürettiği Ekoklinker ürününün önemli bir çözüm olduğunu düşünüyorum.” diyen Figge, 10 kata kadar olan yapılarda tuğla kullanımının teşvik edilmesinin ülkelerin ekonomilerine olumlu yönde yansıyacağını işaret etti.

Tuğlanın doğallığına ve yalıtım gücüne değinen Figge, “Ancak yapı üreticileri içinde petrol, plastik türevleri olan malzemeleri daha fazla tercih ediyorlar. Ortaya çıkan yapılar yani evlerimiz, ofislerimiz doğallıktan uzak, kimyasal kutulara dönüşüyor” uyarısında bulundu.

Konutlar Arttı Ancak Kalite Yeterli Değil!

300’e yakın mimar, mühendis ve profesyonelin dinleyici olarak yer aldığı etkinlikte konuşan Işıklar Yapı Ürünleri Genel Müdürü Özgür Üzeltürk, Türkiye’de son yıllarda markalı konutların artmasına rağmen, yapı kalitesinin yeterli olmadığının altını çizdi. “Binalardaki daire sayısı gün geçtikçe artıyor. Daireler iç içe olmaya başladı. Dolayısıyla daireler arası ses yalıtımına önem verilmeli” diyen Üzeltürk, milyon liralara satılan, binlerce liraya kiraya verilen konutlarda komşu dairelerden ses gelmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.

Türkiye’de ses ve ısı yalıtımının hala yeterince önemsenmediğinin altını çizen Üzeltürk, binalara sonradan yapılan ısı yalıtımının ek maliyet getirdiğini belirtti. 80’li yıllarda ısıya ve sese duyarlı tuğla üretmeye başladıklarında anlaşılamadıklarını ancak ne kadar doğru noktada olduklarının şimdi daha iyi görüldüğünü ifade etti.

“Ses ve ısı yalıtımı yapıldığında dairelerin metrekareleri küçülebiliyor, dolayısıyla bazı müteahhitler tercih etmiyor.” diyen Üzeltürk, 12cm inceliğinde ürettikleri Ekoklinker isimli ürün sayesinde duvarlarda ilave yalıtım malzemesine gerek kalmadan 43 desibel sesi engelleyebildiklerini ve 300 dairelik bir sitede 2-3 dairelik alan kazancı sağladıklarını vurguladı. Cephelerdeki kolon ve kirişlerde Ekoklinker yalıtım panelleri kullanılarak tüm ısı bölgelerinde gerekli şartların yerine getirilebileceğini de sözlerine ekledi.

Konuşmasında binaların dış cephelerine de değinen Üzeltürk, en son İstanbul’da yaşanan dolu faciasında bina cephelerinin ne durumda olduğunun net bir şekilde görüldüğünü belirtti. Türkiye’de her 5-10 yılda bir bina dış cephelerinin elden geçirildiğini söyleyen Üzeltürk, “Oysa dış cepheler binanın yaşamı boyunca yaşayabilecek kadar güçlü olmalı.” dedi.

Ekonomik Değil Ekolojik Çözümler Gerekli!

Konuşmasında yapılarda sürdürülebilirliğe dikkat çeken Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sema Ergönül, yapıların üretim aşamalarının doğru planlanması gerektiğine vurgu yaptı. Yapılara sonradan yama olarak yapılan, mantolama gibi işlemlerin en başta kurgulanması gerektiğini söyleyen Ergönül, ekonomik olan çözümlerin ne yazık ki ekolojik olmadığını belirtti.

Yapıların doğru yapı malzemeleriyle inşa edildiğinde daha sağlıklı ve uzun ömürlü olacağını söyleyen Ergönül, bir yapının ilk yatırım maliyetinin değil, toplam yaşam döngüsü maliyetinin (bakım, onarım, elden çıkarma vb.) dikkate alınması gerektiğini vurguladı.

Dış Cephe Yangına Karşı Zırh Olmalı!

Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi (YUAM) Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Özgünler, yapılardaki yangın yalıtımına değindi ve yangının en hızlı olarak binanın dış cephesinden diğer katlara ve yapılara sıçradığını belirtti. Özgünler, cephede kullanılan malzemenin kesinlikle yanmaz özellikte olması gerektiğini belirtirken, bazı yalıtım malzemelerinin bu kurala uygun olmadığını ifade etti.

Yeni Kentsel Dönüşümler Olabilir!

Etkinlikte konuşan Yrd. Doç. Dr. Ümit Arpacıoğlu, yapıların gelecek projeksiyonu ile yapılmadığı takdirde önümüzdeki yıllarda yeni kentsel dönüşümlerin olabileceğini söyleyerek, binaların yapılırken her mevsimin şartlarının göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade etti.

Gürültü Yönetmeliği 1 Haziran’da Yürürlüğe Girecek!

Binaların Gürültüye Karşı Korunması Hakkında Yönetmelik’in 1 Haziran 2018 itibariyle yürürlüğe gireceğini hatırlatan Akustik Uzmanı ve Öğretim Görevlisi Türker Talayman, ilgili yönetmeliğin yeni yapılardaki komşu gürültüsüne, şehir gürültüsüne, bina içi seslerin azaltılmasına yönelik olduğunu söyledi. Bu yönetmeliğin inşaat sektöründe ilk başlarda az da olsa ek bir maliyet getireceğine değinen Talayman, binalarda ısı yalıtımı konusunda olduğu gibi zamanla akustik yalıtımı olmayan binanın düşünülemeyeceğini dile getirdi.

Etiketler

Bir yanıt yazın