ARKIMEET’te Pecha Kucha Night Yoğun Katılımla Gerçekleşti

19-20 Kasım tarihlerinde Four Seasons The Bosphorus Otel'de düzenlenen ARKIMEET kapsamında bu yıl da yer verilen Pecha Kucha Night etkinliği izleyicilerden yoğun ilgi gördü.

ARKIMEET’in ilk gününün son oturumu olan Pecha Kucha Night, alanında birbirinden başarılı konuşmacıların keyifli sunumlarıyla yapıldı. Etkinliğin bu yılki konuşmacıları arasında karikatürist Cem Dinlenmiş, köşe yazarı Özgür Mumcu, gazeteci Elif İnce, müzisyen Harun Tekin, tasarımcı Derin Sarıyer, mimar Nevzat Sayın, Sedat Bayrak ve Hakan Evkaya oldu.

ARKIMEET’in “Ya Sonra?” teması çerçevesinde düzenlenen Pecha Kucha etkinliği, yoğun geçen günün ardından ziyaretçilere eğlenceli dakikalar yaşattı.

Mimarların Proje Pazarlama Sitesi: ARCHIFONİ

Etkinliğin ilk konuşmacısı mimar Sedat Bayrak oldu. Birkaç yıl önce Türkiye’nin mimarlık camiasından büyük ilgi gören, mimarlık ofislerindeki çalışma koşullarının deşifre edildiği Ekşi Sözlük formatında kurguladıkları bir site olan Mimarazzi’nin açılış serüvenini anlatan Bayrak, neden böyle bir proje yapmak istedikleri ve projenin nereye evrildiğini aktardı. “Mimarazzi’den önce çalışan hakları demode bir kavramdı” diyen Bayrak, Mimarazzi’nin mimarlık camiasında gördüğü ilginin ardından her sektörün kendi içindeki sorunları paylaşabilmesi adına kurulan Honestr.com adlı siteyi tanıttı.

Sedat Bayrak’tan sonra sunumuna başlayan karikatürist Cem Dinlenmiş, “Her Şey Olur” köşesinde yer verdiği karikatürlerin çoğunu binalar üzerinden yola çıkarak oluşturduğuna değinerek sözlerine başladı. Binaların işlevlerinin ne kadar keyfi kararlarla değişebileceğini gösteren eleştirel karikatürler yaratan Dinlenmiş, felaket anında bir sığınma noktası olabilecek Çamlıca Camisi, kültür merkezinden polis karakoluna dönüşen AKM, sinemanın yanında başka birçok işlevin yer aldığı bir Emek Sineması gibi yapılar üzerinden çizdiği karikatürlerini derlediği sunumunda son yıllarda mimarlık ortamının en tartışmalı konularına değindi.

Cem Dinlenmiş’ten sonra sunumuna başlayan İki Kere Bir Mimarlık’ın kurucu ortağı mimar Hakan Evkaya, ARKIMEET 2013’te Pecha Kucha’nın konuşmacısı Ertuğ Uçar’ın dillerden düşmeyen sunumuna rakip olabilecek keyifte bir sunum gerçekleştirdi. Mimarların mezun olmadan önce kafalarında yarattıkları “ulvi meslek” biçimi ile mezun olduktan sonra yaşadıkları çelişkileri anlatan Evkaya, “Berbat kentlerde yaşayıp nasıl bir mimarlık hayal edebiliriz ki!” diyerek mimarların yaşadıkları mekanların da sıkıntılarına değindi. Sunumu sırasında İstanbul’da bir Galatanadolu Tower inşası, mimarların isteğe uygun projelerini pazarladıkları ARCIFONİ sitesi gibi provokatif çözümler de sunan Evkaya’nın konuşması sırasında salonda kahkaha eksik olmadı.

Hakan Evkaya’dan sonra konuşmasına başlayan gazeteci Elif İnce, son zamanlarda “çevreci olmak” tabirinin nasıl algılandığı üzerine eleştirel bir sunum yaptı. “Çevreci olmak artık eskisi gibi sıkıcı değil; oldukça seksi” diyerek sözlerine başlayan İnce, çevreciliğin şimdilerde bez torbaların üzerinde çevreci sloganların yazılması, LEED sertifikalı gökdelenlerin dikilmesi olarak bir gösteri ürünü olduğunu söyleyerek ekolojik olmasıyla övünülen pek çok projenin aslında kentleri nasıl tahrip ettiğini de gösterdi.

“Geleceğin değil; önce bugünün sorunlarına çözüm üretmeliyiz”

Elif İnce’den sonra sunumuna başlayan gazeteci Özgür Mumcu, “Herhalde ilk insan öldüğünde çok şaşırmıştır” diyerek sözlerine başladı. “Her şeyin sonrasını merak ediyoruz ve ileriyi görmeye dair sorunlarımız var” diyen Mumcu, geleceği konu edinen filmler, tablolar, edebi eserlerden örnekler vererek “ya çok ihtiyatlıyız ya da çok çıldırıyoruz” diyerek aslında gelecek öngörülerinde hiçbir zaman başarılı olunamadığının altını çizdi.

Özgür Mumcu’dan sonra konuşmasına başlayan ürün tasarımcısı Derin Sarıyer, tekerleğin icadından itibaren ürün tasarımlarının nasıl bir öngörüyle ortaya çıktığını anlattı. Uzun zamandan beri tasarımların bugünün sorunlarına değil geleceğe yönelik çözümler ürettiğinden bahseden Sarıyer, “Bugünün anlamını yarın anlatamayız çünkü yarın diye bir şey yoktur” dedi. Son zamanlarda 3D printer gibi ürün tasarımlarını etkileyen gelişmelerden bahseden Saryıer, “Önemli olan teknolojik gelişmeleri bir ördeğin bacağını tedavi etmek için mi yoksa silah üretiminde mi kullanacağımızdır” diyerek sözlerine son verdi.

Derin Sarıyer’den sonra sunumuna başlayan mimar Nevzat Sayın, geçtiğimiz sene Haziran ayında ortaya çıkan Gezi Parkı eylemlerine atıfta bulunarak Taksim Meydanı’nı bütün kötü uygulamalara rağmen nasıl daha iyi tasarlanabileceği üzerine hazırladıkları önerileri sundu.

Nevzat Sayın’dan sonra konuşmasını yapan müzisyen Harun Tekin, futboldan bilime kadar tahmin ve öngörülerle ne kadar meşgul olduğumuzu anlatan bir sunuş gerçekleştirdi. Tekin, keyifli sunumunu “Geleceğin nasıl olacağını hayal etmek, umut etmek öngörüde bulunmaktan daha iyidir” diyerek sözlerini noktaladı.

Etiketler

Bir yanıt yazın