Üsküdar Sahiline Dolgu Alanı Geliyor

Üsküdar Sahilinde bulunan Şemsi Paşa Camisi ile Üsküdar iskelesi arasındaki sahil kısmı doldurulacak.

Hürriyet Gazetesi’nin internet sayfasında yayınlanan 14 Aralık 2016 tarihli haber:

125 bin metrekarenin 12 bin metrekaresi dolgu olacak

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Üsküdar Meydanı’na dair dolgu amaçlı 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planı değişikliği yapıldı. CHP’li üyelerin itirazlarıyla oyçokluğu ile alınan kararla, Kızkulesi yönünde bulunan Şemsi Paşa Camisi ile Üsküdar İskelesi arası “kazıklı sistem teras” alanı ile doldurulacak ve 12 bin metrekarelik alan sağlanacak. Proje Üsküdar çarşı içinde bulunan Ahmediye Meydanı’ndan denize kadar olan 500 metrelik bölümü de kapsıyor. Böylece meydan alanı, sahil ve park kullanımını kapsayan alan 125 bin metrekare büyüklüğe ulaşacak. Marmaray istasyon girişlerinin ve tesisat binalarının olduğu bölümünden denize kadar olan kısım meydan olarak düzenlenecek.

“Yaya akışlarının rahatlatılmasının ve tarihi yapıların ortaya çıkartılması”nın amaçlandığı raporda şu ifadelere yer verildi: “Özellikle Marmaray İstasyonu yaya girişleri ile üç adet tesisat yapıların meydan ortasında yer alması, üsluplarının mevcut tarihi yapılara aykırılık teşkil etmesi, yayaların görsel ve fiziksel denize erişiminin engellenmesi, geçmişten gelen ‘meydan’ kimliğinin kalmaması, tarihi binaların (Yeni Valide Sultan Cami, Cedit Valide İmareti, Mihrimah Sultan Cami) birbirinden kopması ve görsel kesintisi ile araç ve toplu taşım duraklarının düzensizliği söz konusudur”.

“Deprem gibi afetlerde dolgu alanı olarak kullanılabilecek”

Üsküdar Meydanı Projesi ile taşıt trafiği ve toplu taşım duraklarının yeniden düzenleneceği belirtilirken, yaya ulaşımının kesintisiz olarak sağlanacağı ifade edildi. Öte yandan raporda, “Bu proje ile çeşitli açık alan organizasyonları düzenlenebilecek, olası deprem gibi afetlerde toplanma alanı olarak kullanılabilecek, İstanbul’da mevcut kent dokusu içerisinde çok önemli bir meydan alanı ortaya çıkartılabilecek ve zihinlerde kalan ‘Üsküdar Meydanı’ kavramı, kamu kullanımına sunulmuş olacaktır.” ifadelerine yer verildi.

“Dolgu alanlar deprem için tehlikeli alanlar.”

İBB Meclisi’nde tartışmaya neden olan rapor sırasında söz alan CHP’li Meclis Üyesi Esin Hacıalioğlu, Üsküdar Meydan Sahil Düzenleme Projeleri içerisinde denizin doldurulmasına deprem nedeniyle karşı olduklarını belirterek, bu dosyanın geri çekilmesini istedi. Hacıalioğlu, “Bu alan cami ve külliyelerin olduğu büyük bir tarihi meydan. Daha geçtiğimiz hafta depremi konuştuk. Dolgu alanlar tehlikeli alanlardır. Geçmişten gelen yanlış üzerine yanlışlar devam ediyor” şeklinde konuştu. Ak Parti Meclis üyesi ve Üsküdar Belediye Başkan Yardımcısı olan Abdullah Ayaz “Kıyı dolgu alanı denilen yer, Üsküdar Harem’den Boğaz Köprüsü’ne kadar alanı kapsayan bir çalışmanın bir bölümü burası. Marmaray ve Çekmeköy metro hattından sonra denize dolgu şeklinde değil, kazıklama sistemiyle hem metro, hem Marmaray, hem de deniz ulaşımıyla gelen insan sirkulasyon alanını, seyir terasları olduğu alanlar olacak” diyerek proje hakkında bilgi verdi.

Etiketler

16 yorum

  • emre-meric says:

    bence boğaza komple beton dökelim bitsin gitsin. bir şehre nasıl s*çılır görüyoruz.

  • mali-demirel says:

    eh gazanız mubarek olsun…karayı bitirdik,ormanı bitirdik,sırada kalanıyla denizler kaldı…

  • omer-yilmaz says:

    Tarihi Yarımada’ya 1milyon m2’lik böbrek şeklinde dolgu yapan, kalbine tüp geçit çıkaran, sahiline 3 şeritli yol yapmaktan imtina etmeyen Şemsipaşa ve Mihrimah Sultan’ı mı düşünecek… Osmanlı’nın ve İstanbul’un canına ne Adnan Menderes ne de Dalan bu kadar okumamıştı.

  • omer-yilmaz says:

    Bence siz bugünün hakkını yiyorsunuz Enise Hanım. İstanbul’un canına öyle değil böyle okunur dersi verdiler. Siz bunu görmek istemiyorsunuz.

  • omer-yilmaz says:

    Peki şu sorudan başlamaya ne dersiniz? Gezi Parkı ya da Validebağ’da yaşananların bundan farkı nedir?

  • enisekocaman says:

    Bence hakkını yemeyelim Ömer Bey ikisi de canına okumuştu İstanbul’un. Sistemlerin en güzel güç gösterilerinden biri şehri dizayn etmek. her yeni gelen sistem de kendi imzasını atıyor.sonumuz hayr olsun.

  • enisekocaman says:

    Hilmi Türkmen ilk dönemi diye bu kadar çalışıyor sanırım. Gerçekten her mahalleye bir spor kompleksi düşüyor neredeyse. Her taraf tertemiz, yollar yenileniyor. Üsküdar sahilde oturan biri olarak gerçekten saat 9’da bir heves yürümeye gidiyorum hele hafta sonu adım bile atamıyorum, milleti sollamakla geçiyor tüm yürüyüş.buna çözüm sahili doldurmak mıdır bilemiyorum. Bence bunlar günü kurtarma çözümleri, nüfus bu kadar çok oldukça boğazın hepsine beton döksek anca yürürüz 🙂

  • enisekocaman says:

    Validebağ’da bir ibadethane söz konusuydu. Gezi parkında’da tekrar yaratılmak istenen bir dönem bitirilmek istenen bir güç vardı. Bence aynı şey değiller Üsküdar’da ki bu durumla. Böyle kararların verildiği toplantılara kulak misafiri olmuş biri olarak söyleyebilirim ki Hilmi Bey iyi bir şey yapmak için buna okey vermiştir. günü kurtarmakla meselenin kurtulmadığını henüz kimse idrak edemedi.

  • cem-yildirim says:

    Şemsi Paşacı çapulcular diye terörist ilan edilmeyelim Abdulmecit Bey!

  • murat-keskin2 says:

    Eleştiri güzel, yapalım. Çözüm var mı millet? Sayı artıyor alan aynı. Boş lafa karnımız toktur herhalde hepimizin.

  • omer-yilmaz says:

    Yüce milletimiz denizi dolduralım derse dolduracağız yani.

  • murat-keskin2 says:

    Durumu örneklendirmenin yaraya merhem olacağı kanısında değilim. Kent ölçeğinde yapılacak böyle düzenlemelerin kentliye sorulması taraftarıyım. Katılımcı bir planlama herkesin hayrına olur.

  • faruk-ozgokce says:

    Denizi doldurmak düşüncesi, doğal olana o kadar ciddi bir müdahele ki nasıl bu kadar kolay yapılıyor anlayamıyorum. Doğal sürecinde birçok neden ile ortaya çıkan sonucu, denizin hakkında olarak değiştirmek,”yaratılan sanat”ı bozmak, bu kadar rahat olmamalı.

    Hilmi Bey in iyi niyetli olduğunu Üsküdar da emsal artışı konusundaki tweetlerinden anlamıştım, Bursa dan bakarak. Ama iyi niyet ile çözümcü bakış açısı Enise Hnm ın dediği gibi günü kurtaracak çözümler üretmeye dönüyor. Bu da her Belediye Başkanının sıkıntısı aslında. Kısa zamanda çözüme ulaştırmak için köklü çözümler yerine günü kurtararak bir daha ki seçime argüman yetiştirme amacında olunuyor.

  • faruk-ozgokce says:

    Doğrudan cahillik diyemeyiz birçok konuda.
    Bakış açısındaki farklılklar, yapılan yanlışı görmeyi engelleyebilir. Eğer doğru bir bakış açısı ile konuların üzerine gidilirse, iyi niyetli olan insanlar, kendi bakış açılarını bırakıp alternatif bakış açılarından da bakmaya çalışacaktır.

    Sokaklara dökülmek yerine alternatif projeleri önermek ve sunmak konusuna ise sonuna kadar katılıyorum. Birçok eleştiri soruna çözüm getirmeden, sadece eleştirildiği için aksi sada bulamaz.
    Eleştirilerimizin doğru olabilmesi için muhatabımızı anlamamız ve onun nasıl bir bakış açısından baktığını bilmemiz lazım. Böylece eleştiri getirirken çözüm de geliştirebilir ve karşılığını alabiliriz. Yapıcı eleştiri yapmak kısacası.
    Ve eklediğiniz alternatif proje bu konuda yerine çok iyi oturan bir öneri olarak “yapıcı eleştiri” örneği olur.

  • cem-yildirim says:

    İyi niyet cehalete engel değildir.

  • cem-yildirim says:

    Bu arada sokaklara dökülmek de geçici bir çözüm. Hele ki siyasi temsilciler bu denli cahilken, sizi anlamak yerine size tepki gösterirler. Onun yerine çözüm olabilecek proje örneklerini belediyenin mail hesaplarına yollayın, belediye panolarına asın.
    https://goo.gl/YhyPu4

Bir yanıt yazın