Narmanlı Han’ın Akıbetini Mimarı Açıkladı

"Otel mi, AVM mi" olacak diye merak edilen Narmanlı Han'ın restorasyonunu yapacak mimar Genim, handa yedi dükkan, iki lokanta olacağını, otel ya da AVM yapılmasının mekanın küçüklüğü nedeniyle mümkün olmadığını belirtti.

“Otel mi, AVM mi” olacak diye merak edilen tarihi Narmanlı Han projesinin detaylarını mimarı Sinan Genim bianet’e anlattı.

İstiklal Caddesi’nde 1831 yılında inşa edilen bina Beyoğlu’nun en güzel mekanlarından biri.

Ahmet Tanpınar gibi sanatçıların da yaşadığı bina Narmanlı ailesi tarafından 57 milyon dolara Mehmet Erkul ve Tekin Esen’e satıldı.

Satışın ardından binanın ne olarak kullanılacağı merak konusuydu. Otel ya da AVM yapılacağı söylentileri çıkmıştı.

Projenin restorasyonunu yapacak mimar Sinan Genim, röleve/restitusyon projesinin koruma kurulunda onaylandığını restorasyon projesinin ise hazırlanma aşamasında olduğunu söyledi.

Dükkan ve Lokantalar Olacak

Proje kapsamında handa yedi dükkan, iki lokanta olacağını, otel ya da AVM yapılmasının mekanın küçüklüğü nedeniyle mümkün olmadığını belirtti.

Genim, “binanın tarihi dokusu korunacak mı, hangi işlevle kullanılacak, ek bina yapılacak mı, ağaçlar ne olacak” gibi sorularımız ekseninde projenin detaylarıyla ilgili şunları aktardı:

“Olduğu gibi binayı restore edeceğiz, biraz modernleştireceğiz. Otel ya da AVM nasıl olsun, 1000 metrekarelik yer, mekan büyük değil. 7 dükkan 2 lokanta olacak. Kaliteli dükkanlara bakacağız. Galeri tarzı, sanat kurumları tarzı bir şey yapmak istiyoruz. Sanatsal ağırlıklı dükkanlar olacak. Ama tabii bunlar arz talep meselesi. Mesela İstiklal’de Pera kitabevi bile kira artışı nedeniyle kapanmak zorunda kaldı.

Ağaçlar Sökülür, Mor Salkımlar Durur

“Ek bina, kat olmayacak, avlunun üstü kapatılmayacak. Dış duvarlar olduğu gibi muhafaza edilecek. Akasya ağaçları falan var ama onlar kurumuş zaten, bir tane de çam ağacı vardı o da yan yatmış. Tehlike arz ettikleri için ağaçlar sökülür herhalde. Mor salkımlar korunur. İçerisi tamamen yıkık durumda o yüzden içini takviye edip toparlayacağız. Yönetmelik kapsamında yangın merdiveni, sığınak yapacağız. Çağdaş yaşamı destekleyecek şekilde elektrik tesisatı, havalandırma olacak; orayı mangalla ısıtacak halimiz yok.”

Soylulaştırma Dediğin Arz Talep Meselesi

Genim, kamuoyunun Narmanlı Han’la ilgili tedirginlikleri ve soylulaştırma eleştirilerini ise şöyle yanıtladı:

“25 sene önce Karaköy’deki Fransız geçidine kimse girmezdi, orayı restore ettik. Elektronik çarşısı olsun dedik kimse böyle bir dükkan açmak istemedi. Şimdi ise kafeleriyle başka bir yaşantı oluştu. Mutenalaşma nedir? Arz, talep dengesi. O kafeye gidip kahve, bira içiyorsan her şeyin bir fiyatı var. Taksim’de bazı kitapçılar kapandı mesela, niye? İşini yürüten orada çalışıyor. Şartlara göre kendini hareketlendirecek, piyasa şartlarına uyacaksın.”

Kamusal Mekan Olması Gerekir

Beyoğlu Kent Savunması’ndan avukat Eren Can, esas olarak böyle tarihi bir mekanın kamulaştırlarak kamusal bir alan olarak kullanılması, içinde yaşayan ve çalışanların korunması gerektiğini belirtti.

“Ancak devlet kamu malını bile özel şirkete devrederken bir alanı kamulaştırmasını beklemek hayal olur. Narmanlı Han tarihi bir bina olarak aslına uygun restore edilmeli ama ayrıca içindeki esnafıyla da korunmalı. Sonuç olarak bina restore edildikten sonra soylulaşacak, bu sınıfsal bir duruma tekabül ediyor. Biz restorasyon sürecinin takipçisiyiz.”

Can, henüz proje geçmemesine rağmen binaya iskele kurulduğu için belediyeye dilekçe verdi ve bunu İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’ne de iletti.

Handa şu anda sadece üç dükkan ve 46 yıllık kiracı Mithat Şahin var. Şahin’in de martta evini boşaltması isteniyor.

Narmanlı Han’ın Hikayesi

Tünel’de yer alan Narmanlı Han 1831 Rusya Büyükelçiliği olarak İtalyan mimar Giuseppe Fossati tarafından inşa edilmiş. 1880 yılına kadar elçilik binası ardından 1914’e dek Rus hapishanesi olarak kullanılmış. Daha sonra Narmanlı ailesinin mülkü olmuş.

Sonraki yıllarda Narmanlı Yurdu olarak anılan binada Aliye Berger, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Bedri Rahmi Eyüboğlu başta olmak üzere birçok yazar, sanatçı yaşamış ve çalışmış.

Ermeni gazete Jamanak da bu binaydaydı. 80, 90’lı yıllarda avludaki çay bahçesi birçok kişinin meskeni olmuştu.

2001 yılında Yapı Kredi Koray İnşaat, restore etmek amacıyla hanın yüzde 15 hissesini satın aldı. Binaya üç kat eklenmesini öngöre mimar Halil Onur’un hazırladığı restorasyon projesi Anıtlar Kurulu tarafından kabul edildi. Ancak sivil toplum kuruluşlarının itirazı üzerine açılan davada mahkeme yürütmeyi durdurma verdi.

10 yıl restoraston yapılamayınca aile hisselerini geri aldı. Erkul Kozmetik’in sahibi Mehmet Erkul ve Tekin Esen’e sattı.

Fotoğraf: Tarık Kaan Muşlu

Etiketler

Bir yanıt yazın