Sahabiye Kentsel Yenileme Yarışması’na Şehir Plancıları Odası’ndan da İtiraz Var

Şartnamesiyle tartışma yaratan Sahabiye Kentsel Yenileme Yarışması hakkında Şehir Plancıları Odası Kayseri Şubesi de bir basın bildirisi yayınladı.

Geçtiğimiz günlerde Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan Kayseri İli, Sahabiye Mahallesi Kentsel Yenileme Proje Yarışması’na TMMOB Şehir Plancıları Odası Kayseri Şubesi’nden de tepki geldi. Belediyenin proje elde etme yöntemi olarak yarışmayı seçmesi olumlu değerlendirilirken şartnamedeki eksikleri sıralayarak “jüri bilgileri bile yer almayan ilgili yarışma başta olmak üzere, toplumsal uzlaşıdan uzak ve bilimsel altyapısı bulunmayan bir yaklaşımla Sahabiye ve Fatih Mahallelerinde kentsel yaşamın yeniden inşa edilme isteğini kabul etmediğimizi kamuoyuna bildiririz.” dedi.

Şehir Plancıları Odası Kayseri Şubesi’nin yayınladığı basın bildirisi şu şekilde:

Planlama ve tasarım kültürümüzün gelişmesinde önemli kazanımlar sağlamak üzere Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından 04/12/2014 tarihinde www.kayseri.bel.tr web adresi aracılığı ile “Kayseri İli, Sahabiye Mahallesi Kentsel Yenileme Proje Yarışması” ilan edildiğini öğrenmiş bulunmaktayız.

Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nce kentsel yenileme adı altında gerçekleşecek projelerin elde edilmesi için yarışmalar yönteminin düşünülmesi; kentsel yenileme projelerinin çeşitli aktörlerin katılımı ile müzakereci yöntemlerle kamuoyuyla tartışılmasına yönelik platformlar oluşturulması açısından önemli bir katkı sağlayacaktır. Ancak yayınlanan Şartname incelendiğinde yarışmaya ilişkin temel bazı eksikliklerin tespiti nedeniyle; şartnamenin detaylı olarak açıklanması gereğini ortaya çıkarmıştır.

  • Ülkemizde kamu kurumları tarafından düzenlenecek yarışmaların hukuki dayanağı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 23 ve 53 üncü maddelerine dayanılarak hazırlanan “Mimarlık, Peyzaj Mimarlığı, Mühendislik, Kentsel Tasarım Projeleri, Şehir ve Bölge Planlama ve Güzel Sanat Eserleri Yarışma Yönetmeliği” kapsamında açılmak zorundadır. Ancak söz konusu yarışma şartnamesinde ilgili mevzuata atıfta bulunulmadığı, bu nedenle şartnamenin gerekli kriterleri kapsayacak şekilde hazırlanmadığı,
  • Şartnamede belirtilen tasarıma ilişkin koşulların üst ölçek stratejileri ile bağlantısız ve ilişkisiz olmasından dolayı planlama ilkelerine uygun olmadığı,
  • Proje alanına esas olması gereken üst ölçek planlama kararlarının (1/25000 Nazım İmar Planı, ulaşım master planı, varsa koruma amaçlı imar planı ve/veya koruma etki alanı yapılaşma şartlarını gösterir imar durum belgeleri) şartname ekinde bulunmadığı,
  • Proje sonucunda artacak olan yoğunluğun yalnızca proje alanında değil, kent bütününde sorunlara yol açacağı, bu nedenle ulaşım master planı başta olmak üzere alanın kent bütünüyle olan ilişkilerinin yeniden düzenlenmesi gerektiği,
  • Şehir planlamanın en temel verilerinden olan öngörülen nüfusun belirtilmemesine rağmen; şartnamede nüfusa dayalı kullanımların istendiği (otopark, konut, işyeri, sosyal donatılar vb.),
  • Şartname dilinin bilimsellikten ve teknik yaklaşımdan uzak olması, göreceli ve ucu açık ifadelerin bulunması (“mümkün olduğunca”, “dengeli”, “gerekli görüldüğü takdirde”, “dükkan”, “yeteri kadar” vb.)
  • Projeden beklenenler başlığı altında yapılan açıklamalarda projenin tam amacının anlaşılmadığı, yapılaşma şartlarının belirtilmediği bir alanda proje üretilmesinin planlama ilkelerine aykırı olduğu,
  • Proje alanı içerisindeki korunacak anıtsal ve tescilli yapıların niteliği ve etki alanıyla ilgili bilgilerin şartname ekinde bulunmadığı,
  • Proje alanıyla ilgili analiz ve sentez çalışmalarını gösterir bilgi ve belgelerin şartname ekinde bulunmadığı halde şartnamede katılımcılara yer görme zorunluluğunun getirilmemesi, ilgili analiz ve araştırmaların (ekonomik, sosyolojik, jeojolik, jeoteknik, mülk sahipliliği, topografik, demografik vb.) iki aylık süre içerisinde yapılamayacağı ve bu verilerin bulunmadığı takdirde proje çalışmasının mümkün olmadığı,
  • 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi hakkındaki kanun kapsamında, teknik olarak tespiti yapılan riskli binaların bağımsız olarak yenilenmesi için çeşitli finansman modelleri bulunmasına rağmen, proje alanındaki bütün binaların yıkılarak yeniden yapılmak istenmesinin gerekçesinin ve dayanaklarının anlaşılamadığı,
  • Cumhuriyet dönemi ilk planlı alan örneklerinden biri olarak gösterilen proje alanının bu özelliğinin şartnamede göz önüne alınmadığı, bu nedenle yarışma koşullarının alanın karakteristik dokusunu yıkıcı, kent belleğini yok edici ve kent kimliğine zarar verici nitelikte olduğu, ayrıca yarışma şartnamesinde dönem özelliği gösteren yapılara ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı,
  • Yarışma şartnamesinde üretilecek olan projenin örnek bir proje olması gerektiği belirtilmesine rağmen, yapılan yanlış uygulamaların bundan sonraki projelere ancak ‘kötü bir örnek’ olabileceği,
  • Proje süresince yapılan hatalardan kaynaklı olarak sürecin hukuki veya diğer nedenlerle aksaması durumunda proje alanında yaratılan beklentilerin taşınmazlarda spekülasyonlara neden olacağı ve kentsel çöküntü alanları oluşturacağı tespitlerinde bulunulmuştur.

Planlama; uygulamalı bilim olarak çevreye ve mekâna yönelik sorunlara en uygun/yaratıcı çözüm getirmek ve müdahale etmekle ilgili bir eylemdir ve toplumla birlikte yaşayan, üretilen, planlı gelişmeyi gerçekleştirebilecek, yenilikçi, katılımcı ve değişime açık bir model olarak ele alınmalıdır. Oda olarak kentsel tasarım projeleri ve yarışmalarını bu modelin önemli aşamalarından biri olarak görmekteyiz. Bu bağlamda; kent planlama ve kentsel tasarım, gelecek için yaşam çevrelerinin ortaklaşa tasarlanması, düzenlenmesi ve birlikte yönetme fikrinin en önemli aracıdır.

Çevresinin ve mekânın üretiminde doğal çevrenin veya kentsel mekânın ortaklaşa tasarlanması ve düzenlenmesinde Şehir Planlama Mesleğinin her aşamada görev ve sorumluluğu bulunduğu bilinci ile kentsel tasarım yarışmalarını yakından izlemekteyiz. Odamız, Yarışmaların kurumsallaşması amacıyla her yarışmanın içeriği bağlamında katkı koymak, yarışmaların çağdaş şehircilik ve tasarım ilkeleri ışığında amacına ulaşması, kamusal varlıkların korunması ve geliştirilmesi hususunda yarışmalar için harcanan kamu kaynaklarının etkin ve verimli bir şekilde kullanılması ve kamuoyunun haklarının korunması konusunda gerekli koşulları sağlamak ile yükümlüdür.

Bütün bu tespitler göz önünde bulundurulduğunda, ‘kentsel yenileme’ adı altında yapılacak dönüşümün, kamu yararını gözetmeyerek spekülatif rant artışı temelleri üzerine kurulduğu düşüncesini akıllara getirmektedir. Bu bağlamda, jüri bilgileri bile yer almayan ilgili yarışma projesi başta olmak üzere, toplumsal uzlaşıdan uzak ve bilimsel altyapısı bulunmayan bir yaklaşımla Sahabiye ve Fatih Mahallelerinde kentsel yaşamın yeniden inşa edilme isteğini kabul etmediğimizi kamuoyuna bildiririz.

Kocasinan İlçesi Sahabiye ve Fatih Mahallerini kapsayan bölgede mekansal, kültürel, sanatsal, sosyal ve ekolojik değerleri geliştirici nitelikte bir kentsel tasarım yapılarak oluşturulacak yeni mekanlar ile alanın kentin gelecek vizyonuyla örtüşen bir şekilde kente kazandırılmasının sağlanması amacıyla, yukarıda sıralamış olduğumuz hususlar çerçevesinde yarışma şartnamesine ait hazırladığımız teknik rapor ayrıca Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ne iletilmiştir. Teknik raporumuzda da detaylıca dile getirilen hususların bir an önce çözülmesini, talep edilmesi halinde yarışma sürecinin ve yarışma jüri üyelerinin oluşturulma aşamasında gerekli teknik desteği vereceğimizi, konunun takipçisi olacağımızı, gerekli irdeleme ve düzeltmelerin yapılmaması durumunda ise Oda üyelerimize yarışmaya katılmama çağrısının ve gerekli yasal başvuruların yapılacağını kamuoyuna saygıyla duyururuz.

Etiketler

Bir yanıt yazın