Geleceğe Hayat Kalsın Diye…

Doğa Derneği ve Damocracy hareketinin işbirliği ile düzenlenen Dünya Nehirler Konferansı, dünyanın farklı yerlerinde baraj karşıtı mücadele veren halkları bir araya getirdi.

Bu mücadelelerde yer alan kadınlar da, birbirlerine deneyimlerini aktardılar.

Brezilya’daki Belo Monte ve Türkiye’deki Ilısu barajlarına karşı kadınların verdiği mücadele, Karadeniz’de sarı yazmasıyla direnen kadınlarla, Brezilya’daki Kayopa yerlisi kadınları, Güney Arjantin’in Patagonya bölgesinde yaşayan Mapuçi kadınlarını buluşturmanın bir aracı oldu adeta.

Biz de Mapuçili Moira Millan ve Kayopa yerlilerinden Mayalu Txucarramae suyu ve toprağı için verdiği mücadeleyi konuştuk.

‘PATAGONYA’YI KORUYACAĞIZ’

Bize biraz Mapuçilerden söz eder misin?

Moira Millan: Mapuçi “Dünyanın insanları” demek. Biz 3 milyon nüfusa sahibiz. Arjantin ve Şili’de yaşıyoruz. Topraklarımızdaki hayatı savunmak için mücadele ediyoruz. Bizim kültürümüz toprakla ve insanla başlıyor.

Günümüzde iklim değişikliğinin de etkisiyle kimi ünlü insanlar bizim topraklarımzı satın alıyorlar. Onların topraklarımızı alması, bizim topraksız kalmamız demek. Bu bir toprak gaspı bizler için. Su krizinin de olduğu bu dönemde su kaynakları açısından çok zengin bir yer Patagonya. O yüzden burayı korumak bizler için çok önemli.

Ne tür baskılarla karşılaştınız bu mücade sürecinde?

Aileme ve bana çok sayıda dava açıldı. Şili ve Arjantin hükümetinin yapmaya çalıştığı şey Mapuçi halkını “terörist” olarak göstermek. Ancak biz buna rağmen bazı projeleri durdurmayı başardık. Ve bu yalnızca Mapuçilerin savaşı değil. Oradaki tüm insanlar iyi yaşama sanatını icra etmeye çalışıyor.

Doğası için mücadele eden bir kadın olmak ne ifade ediyor sizin için?

Biz dünyanın koruyucularıyız kadınlar olarak. Geleceği de biz kuruyoruz. O nedenle kadınlar olarak bizlere daha fazla görev düşüyor. Topraklarımız için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Hasankeyf’te sular altında tehlikesi yaşıyor yıllardır. Buna dair ne söylersiniz?

Öyle bir kalkınma anlayışı ile karşı karşıyayız ki; yok ederek kalkınma tam anlamıyla. Hasankeyf’te olanları biliyoruz ve mücadelemizi ortaklaştırmak üzere buradayız.

‘DOĞA DA BİR KADIN VE BİZE HAYAT VERİYOR’

Uzun süredir Kayopa yerlilerinin yaşam alanlarını savunmak için mücadele ediyorsunuz? Nasıl başladı bu hareket?

Mayalu Txucarramae: İlk defa “beyaz insan” bizi bulduğunda aslında biz çevre hareketine başlamış bulunduk.

Sadece HES’lere karşı bir mücadele mi yürütüyorsunuz?

Bir sürü insan topraklarımıza sahip olmak istiyor. Ve onları istemiyoruz. Sadece HES değil bir çok sorunla karşı karşıyayız.

Kadın olarak mücadele içinde bulunmanız sizin hayatınızda ne gibi sonuçlar doğurdu?

Bizlere göre doğa da bir kadın. Biz insanlara hayat veriyoruz. Doğa da bize hayat veriyor. Gelecek nesillere bir hayat bırakmak bizim görevimiz. Evliyim ve 2 çocuğum var. En önemli idealim çocuklarımın geleceği için savaşıyor olmak. Benim için en değerli olan şey bu.

MOİRA MİLLAN KİMDİR?

1992’den bu yana Mapuche’lerin hakları ve doğa koruma için mücadele eden bir eylemcidir. Amerika’nın keşfinin 500. yılında kardeşiyle beraber kurduğu 11th of October (11 Ekim) adlı organizasyonun on yıl boyunca önderliğini yaptı ve Güney Arjantin Patagonyası’nın Mapuche topluluklarını korumak için çalıştı.

“Patagonya’nın Satılışı”na karşı ilk protesto eylemini Buenos Aires’te yaklaşık 30.000 kişinin katılımıyla düzenledi. Şu anda ilk Arjantinli yerli kadın yürüyüşünün organizasyonunun önderliğini yapıyor.

MAYALU TXUCARRAMAE KİMDİR?

Mebengokre e Kamirra Waura etnik gruplarından olan şef Megaron Txucarramae’nin kızıdır. 2005 yılında, yerli kabilelerin eğitilmesini amaçlayan programın yardımcı koordinatörü olarak profesyonel yaşamına adım attı. 2012’de, Mebengokre gençliğinin yerli kültürünü güçlendirmek ve teşvik etmek amacıyla Mebengokre Nyre Hareket’ini kurdu. 2012’de ayrıca, Mebengokre, Tapayuna, Juruna, Apiaka, Munduruku, Trumai ve Kayabi etnik gruplarının yerli önderlerinden oluşan bir grupla Rio+ 20 Konferansı ve Halk Zirvesi’ne katıldı.

Etiketler

Bir yanıt yazın