Doğu’nun İnşaat Erbabı Moskova’dan Mutlu Döndü

Geçtiğimiz günlerde doğalgaz ülkesi Rusya'nın başkenti Moskova'da Van KOSGEB'in organize ettiği MosBuild İnşaat Fuarı'na katıldık.

Dünyanın en geniş topraklarına sahip Rusya çıkardığı 521 milyon ton petrolün yarısını ihraç ediyor. Avrupa’yı besleyen doğalgaz yataklarına sahip. Bakırı, kömürü, demiri, elması, altınıyla yer altı kaynaklar açısından çok zengin bir ülke. Dünya ormanlarının üçte biri, tatlı su stoklarının beşte biri hep Rusya’da. Moskova’da kişi başına 42 metrekare yeşil alan düşmesi, şehri dünyanın en yeşil başkentlerinden biri yapıyor. Ormanların çokluğu, yerleşim birimlerinde merkezi ısıtma sistemlerinin bulunması gibi nedenlerle, kente temiz hava hâkim. Şehirde ilk bakışta geçmişe ait çok fazla iz kalmamış. Lüks mağazaların bulunduğu caddeler, ultra modern binalar dikkat çekiyor. Ama yanıldığımızı Kremlin Sarayına gittiğimizde anlıyoruz. Sarayı gezmek tarihte yolculuk gibi. Kızıl Meydan, fotoğraflardakinden de gösterişli. ‘Meydan projesi’ yapmayı planlayan yerel yöneticilerin mutlaka görmesi gerekir. Beni en çok etkileyen Moskova Metrosu oldu. 1931 yılında inşasına başlanan dünyanın en eski ve en büyük metrosu 182 istasyonuyla her gün 10 milyon kişiyi taşıyor. Her katı farklı mimari ve dekorasyonla sanat harikası demeyi fazlasıyla hak ediyor. Yaklaşık 12 milyonluk nüfusuyla dünyanın en büyük metropollerinden biri olan Moskova, hareketli yaşamıyla farklı bir cazibe oluşturuyor. Başkentin ziyaret edilmeye değer mekânlarından biri de uzay müzesi.

İşte inşaat fuarı için çoğunluğu Van’dan olmak üzere Doğu illerinin inşaat erbabı böylesine önemli bir kentte buluştu. Başarılı inşaat firmalarımızın ilgi odağı olan fuara, Kazakistan, Ukrayna, Almanya ve İtalya’dan da katılım vardı. 4 gün süren fuar, inşaat sektöründeki yenilikleri görme ve ülkeler arası bilgi alışverişi açısından son derece yararlı oldu. Firmalarımız fuardan yeni iş bağlantıları ile döndüler.
Bizim göğsümüzü kabartan tüm Rusya’nın inşaat sektörüne Türk inşaat şirketlerinin ‘can suyu’ katmış olmasıydı. Daha Sovyetler Birliği döneminde başlayan sistemli çalışmalar Türk inşaat şirketlerinin Rusya pazarındaki payını sürekli artırmış. Bugün onlarca şirketimiz başarılı çalışmalarıyla göz dolduruyor. Öyle bir aşamaya gelinmiş ki; sadece ENKA’nın Moskova’daki gayrımenkulu yaklaşık 1 milyon metrekareye ulaşmış. Başarının arkasında Türk firmalarının ihalelerde Avrupa şirketlerine göre daha makul fiyat vermeleri, uluslararası düzeyde kalite sağlanması, 24 saat iş yapabilecek ekipman ve modernizasyonunun kurulması gibi nedenler var. Böylece Rusya’daki inşaat sektörünün yarısından fazlası Türk firmalarının eline geçmiş.Farklı sektörlerin de bu başarıdan alması gereken dersler var bence…

Etiketler

Bir yanıt yazın