Fikirtepe Örneğinde Kentsel Dönüşüm Çalıştayı

Tasarım Atölyesi Kadıköy'ün düzenlediği, Fikirtepe'deki kentsel dönüşüm çalışmalarının ele alınacağı 28 Nisan 2018 tarihindeki çalıştay için 19 Nisan'a kadar başvuru yapılabilir.

‘Kentsel Dönüşüm’ tüm dünyada kentsel yenileme, koruma, sağlıklaştırma ve canlandırma gibi farklı uygulamalarla gündeme gelmiştir (Ataöv ve Osmay, 2007). Türkiye’de de 1980’lerde gecekondu alanlarının dönüşümü (Uzun, 2005), 2000’lere yaklaştıkça soylulaştırma (Ataöv ve Osmay, 2007) ve 2002 sonrası Konut Seferberliği Politikasının sonucunda yeni konut üretimi olarak dönüşüm yaşanmıştır. Yerel olarak rant yaratan, büyük ölçekli ve pahalı kamu harcamaları ile şekillenen bu uygulamalar çoğunlukla merkezi konumları sebebiyle cazibe yaratabilecek kaçak yapıların ve çöküntü alanına dönüşmüş tarihi çevrelerin dönüşümüne indirgenmiştir (Özdemir-Sarı, 2010).

2011 Van Depremi Sonrasında, yapıların sağlamlaştırılması hedefiyle kentsel dönüşüm yaygın bir araç olarak kullanılmak istenmiş ve 6306 sayılı ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’ 2012’de yürürlüğe girmiştir. Kamuoyunda kentsel dönüşüm olarak bilinen sürecin, afetler – özellikle deprem sebebiyle risk altında bulunan yapılı stokta iyileşmelere yol açacağı öngörülmektedir. Ancak bu süreç kentte farklı şekillerde yer değiştirmelere yol açmış ve hane halklarının sosyal yaşamlarına da etki etmiştir.

Ekonomik, kültürel ve politik sebeplerden ötürü özellikle 1980’lerden sonra artarak devam eden ve kısmen kendiliğinden kısmen ise uygulanan politikalar sonucu meydana gelen kente göçler, kentlerde plansız bir yapılaşmaya yol açmış; ilerleyen dönemlerde ise alınan dönüşüm kararları ile oluşan kentsel çöküntü alanlarının dönüştürme süreci başlamıştır.

Kentsel dönüşüm, toplumsal ve mekânsal bir değişimdir. Dönüşüm içerisinde bu iki olgunun birbirinden ayrı düşünülmesi, kente ya da bölgeye olumsuz etkiler katacağı gibi, demagojik özellikleri köklü bir değişime uğratacaktır. Hane halklarının göçe mecbur kalmaları; meydana gelen kent içi ve dışı hareket ile beraberinde gelen barınma sorunu ve kira ve satın alma bedellerinde oluşan artma ve kentsel belleğin silinmesi bu tür değişimlere örnek verilebilir.

Türkiye’de kentsel dönüşüm süreci son yıllarda ivme kazanmış durumda ve alınan kararlar doğrultusunda daha da ivmelenecek gibi gözükmektedir. Bu gözle görülür değişimi medya aracılığı ya da kişisel deneyimlerimiz ile günlük hayatımızın hemen her yerinde görüyoruz. Dönüşüm süreci içinde uygulanan ve uygulanmakta olan projeler sadece günlük hayatımızda uzaktan gördüğümüz birer inşaat alanı mı?

İstanbul’un kentsel dönüşüm kapsamında mega projesi sayılabilecek Fikirtepe bölgesi kentsel dönüşümü, Kadıköy’ün önemli bir noktasında, D-100 karayolunun hemen yanında bulunmaktadır. Kentsel dönüşümde ”yerinde dönüşüm” projesi ile pilot bölge ilan edilen Fikirtepe, bir kentsel çöküntü alanından Türkiye’nin ”Manhattan”ını yaratma projesi olarak başlayıp, daha sonra ”yerinden göç” projesine dönüşen ve kent belleğini tamamen silip bambaşka bir demografik yapı yaratan bir projeye dönüşmüştür.

Amaç, farklı disiplinlerden katılımcılarla birlikte Fikirtepe’de oluşan planlama, mimari, ulaşım ve sosyal sorunları bir konuşmacı-izleyici formatından daha çok, interaktif bir şekilde tartışıp beyin fırtınası yapılacak bir çalıştay düzenlemektir. Bu çağrıyla birlikte katılımcıların kentsel dönüşümle alakalı 200 kelimelik bir özet hazırlayıp göndermeleri beklenmektedir.

Çalıştayın verimli bir şekilde yapılabilmesi için kontenjan 25 kişi ile sınırlıdır.

Özetlerin en geç 19.04.2018 tarihine kadar Tasarım Atölyesi Kadıköy’e ulaştırılması önem taşımaktadır.

Çalıştay Yürütücüsü: Doç.Dr. Pelin Sarıoğlu Erdoğdu (Doğuş Üniversitesi)

İletişim, Sorular Ve Başvuru İçin: Can Orhan (Doğuş Üniversitesi) – canorhanh@gmail.com

Etkinliğin Facebook sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

Etiketler

Bir yanıt yazın