SA Evi

Dicle Hökenek Architecture, projeyi anlatıyor:

SA Evi, İstanbul’un Topağacı semtinde, Ihlamur yolu üzerindeki bitişik nizam inşa edilmiş, modern görünüme sahip bir apartman olan Çehreli Apartmanı‘nın çatı katında yer almaktadır.

Konut iç mimarisi ile ilgili çalışmalar yapılırken, kullanıcının profili, vizyonu ve kültürel alt yapısı yaşam alanının şekillenmesinde oldukça etkili olmaktadır. Bu nedenle tasarıma başlamadan önce uzunca bir analiz evresi geçirmek gerekmektedir. Ancak kullanıcının alışkanlıkları, ihtiyaçları, öncelikleri hakkında yeterli bilgi sahibi olduktan sonra tasarım ile ilgili çalışmalar başlayabilmektedir. Yaşam alanında en çok nasıl vakit geçirdiği, misafir yoğunluğu, yemek yapma alışkanlığı, depolama ihtiyaçları önemli unsurlardır.

SA Evi kullanıcısı, öncesinde Levent Loft‘ta brüt beton ve ahşabın hakim olduğu loft bir dairede yaşıyordu. Bu nedenle genel hatları ile gri-siyah renk tonlarının hakim olduğu, abartılı süslemelerden uzak işlevsel bir mekan kurgusu ile kat planı ve fonksiyon ilişkileri bütünüyle yeniden ele alınmıştır.

Mevcutta kapalı mutfaklı, 1 küçük giyinme odası ve 1 adet genel banyolu planlama vardı. İhtiyaç programı oluşturulduğunda ise 1 adet ebeveyn banyo, 1 adet çalışma odası , 1 adet genel banyo gerekliliği üzerinde duruldu. Bu bağlamda salon ve yatak odasının konumu dışında evde var olan bütün fonksiyonların konumları ve boyutları yeniden sorgulanarak revize edildi. Öncesinde giyinme odası olarak planlanmış mekan genel banyoya, genel banyo olarak planlanan mekan ise yatak odasından kullanılan bir ebeveyn banyoya dönüştürüldü. Yatak odasında yer alan giyinme bölümü teras ile etkileşimi arttırılarak çalışma masasının yerleştirildiği özel bir alana dönüştürüldü.

Salonun teras ile olan ilişkisi hem büyüklüklerinin oranı hem de yüzeylerinin belirsizliği açısından yeniden değerlendirildi. Terasla salon arasındaki çizgiyi kullanılamayan alanları salona dahil edecek şekilde düzenledik. Böylece salondaki planda yemek masasının yeri ve oturma alanın yeri daha tanımlı hale geldi. Salonun sınırlarını genişletmek amacı ile kapalı olan mutfağın duvarlarını kaldırarak salonla doğrudan ilişkili açık bir mutfak planladık. Böylece salon eski kontürlerinden çok daha büyük bir çerçeve ile tanımlanmış oldu. Mutfak alanı ile koridoru tanımlayan zemin alanı , ortak bir sirkülasyon alanını tanımlayacak şekilde gri renkte seramiklerle tanımlandı.

Malzeme seçimleri fonksiyonların kullanımına göre değişkenlik gösterirken, evin genel atmosferine 3 malzeme hakim oldu. Siyah lake dolaplar, meşe kaplama mobilya-meşe lamine parke ve gri beton görünümlü seramik.

Gri ve siyah renklerin kullanımlarının evde soğuk bir atmosfer yaratmaması yalnızca fon oluşturmasını hedefledik.

Tasarım aşamasında gri-siyah yüzeyler ile meşe tonlarındaki ahşap yüzeylerin ilişkisi üzerine farklı denemeler yaptık.

Genel karar olarak ahşabın sıcaklığı ile betonun loft etkisinin dengesini kurmaya yönelik bir çalışma gerçekleştirdik.

Teras kullanımları özel ve misafir kullanımı kabullerine göre birbirinden farklı şekillendi. Ön teras salon ile ilişkili şömineli kalabalık misafirlerin ağırlanabileceği şekilde düzenlenirken, arka teras yatak odasından ulaşılan, tamamen kişiye özel bir açık alan olarak düşünüldü.

Peyzaj unsurları da her iki teras için farklı alanlarda seperasyon görevi gördü.

Etiketler

Bir yanıt yazın