Eşdeğer İkincilik (MEES Mimarlık-Egemar Yapı), İzmir Tınaztepe Üniversitesi Kampüs Tasarımı 2 Aşamalı Davetli Proje Yarışması

MEES Mimarlık ve Egemar Yapı iş birliği ile hazırlanan ve eşdeğer ikincilik ödülüne layık görülen kampüs projesi.

Kentsel İlişkiler

İzmir Tınaztepe Üniversitesi Kampüsü proje alanı, İzmir ili, Buca ilçesi, Şahintepe mevkiinde yer almaktadır. Yakın çevresinde konut bölgesi, ticaret bölgesi (begos), eğitim ve dini yapılar, İl Jandarma Komutanlığı ile kültür merkezi, Buca Sosyal Yaşam Merkezi gibi sosyo-kültürel yapılar da yer almaktadır. Dokuz Eylül Ünv.. Tınaztepe yerleşkesine de oldukça yakın bir konumdadır. Bu bölge, Buca ilçesinin gelecek vizyonunda kentsel gelişim bölgesi olarak öngörülmektedir. Kampüs çevresinde öngörülen gelecek senaryoları ile birlikte, kampüsün çevresi ile bütüncül bir bakış açısıyla, kentle yoğun ilişkiler kurması ve kentliyi de içine alan bir rekreatif vesosyo-kültürel odak olması amaçlanmaktadır.

Kent yaşantısına büyük katkı sağlayacağı ön görülen kampüs tasarımının, Buca yerleşiminin kentsel tasarımında da önemli bir farkındalık doğurması ve kentin gelişimi açısından vizyon sağlaması hedeflenmektedir. Yerleşkenin konumlandığı alan itibariyle gelecek vizyonunda Buca’nın gelişme aksı üzerinde yer almasıyla büyük önem ve potansiyel barındırmaktadır. Buca’nın demografik ve ekonomik projeksiyonlarda da önemini arttırması adına kampüs planlamasının büyük bir etki oluşturması öngörülmektedir.

Kampüs Ana Tasarım Yaklaşımı

İzmir Tınaztepe Üniversitesi Kampüsü, nitelikli eğitim mekanlarının alt ve üst bağlamlarla olan kuvvetli bağları ile bütünleşik olarak tasarlanmıştır. Bu alt ve üst bağlamlar; kent ölçeğinden, mimari ölçeğe, doğal verilerden, sosyo-kültürel ve psikolojik verilere kadar birçok katman içermektedir. Planlanarak elde edilen bir kampüs ile nitelikli ve bütüncül bir üretim gerçekleştirilecektir. Böylece bütüncül tasarlanan alt ve üst mekansal bağların ahengi ile kampüs gerçek anlamda bir mekansal örüntüye kavuşacaktır.

Kampüs için geliştirilen master plan; üniversitenin insan odaklı misyonunu yansıtacak ve nitelikli eğitim vizyonuna ışık tutacak bir gelecek öngörüsü ile tasarlanmıştır. Kampüs tasarımında, İzmir kentinin kentsel gelişim vizyonu ile örtüşen, bütünleyici bir bakış açısı ile planlama kararları ele alınmıştır. İnsan odaklı, çevreye ve doğaya duyarlı, kentle ve kentliyle bütünleşen, kentsel kurguda söz sahibi olan, açık – yarı açık ve kapalı alan stratejileriyle gelecek öngörüsü açık bir kampüs tasarlanmıştır.

Sürdürülebilir, Enerji Etkin Stratejiler

Planlı oluşturulmanın avantajını kullanacak olan kampüsün tüm yapılaşma ve çevre düzenlemesi sosyal, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirlik anlayışıyla gerçekleştirilecektir. Bu bağlamda yenilenebilir enerji kaynaklarının da kullanımı kampüsün bir parçası olarak ele alınmıştır. Kampüs tasarımında, taşıt yolları mümkün olduğunca kampüs yaşamının çeperinde tutulmuş, yaya odaklı erişimi destekleyen bir tasarım anlayışı benimsenerek çevreye duyarlı bir kurgu geliştirilmiştir. Yerleşkede güneye bakan yamaçlarda tasarlanacak yapıların çatılarına konulacak, güneş panelleri ile yenilenebilir enerji kaynaklarından temin edilecek enerjinin kampüsün ısıtma, soğutma ve aydınlatma amacıyla kullanılacak enerji ihtiyacını karşılaması öngörülmektedir. Doğal havalandırma ile enerji tasarrufu ve yoğun ağaçlandırma ile temiz hava sahası yüksek bir kampüs yaşantısı oluşturulmaktadır. Ayrıca yapıların cephelerinde enerji etkin sistemler kullanılarak, cephelerden de enerji dönüşümü sağlanması amaçlanmaktadır.

Erişilebilir ve Yaya Öncelikli Dolaşım

Kampüs tasarım yaklaşımında, devamlılık arz eden birçok mekansal parça ile karşılaşma olasılığını arttıracak bütünsel bir kurguya gidilmiştir. Kampüs içi ana dolaşım stratejisi olarak; yayaya öncelik tanıyan, kampüsü deneyimleme olanaklarını arttıracak kesitler sunan, kampüse temas edebilme/ sızabilme yetisi sunan bir tasarım geliştirilmiştir. Ana taşıt yolları, vadi-park ve alle kurgusunun dışından olacak şekilde tasarlanmış ancak bu kurgu içinde yapılara yürüme mesafeleri hesaplanmıştır. Yaya güzergahları boyunca kamusal alanların; yeşil alanlar, kentsel donatılar ve yaya yolları ile sosyal duraklama- dinlenme noktaları gibi deneyim mekanları tasarlanmıştır. Taşıt yollarına bağlanan otoparklar için yapıların arka cephelerinde otopark cepleri oluşturulmuş, ana yaya omurgasını engellemeyecek şekilde kurgulanmıştır.

Tedavi Edici Bir Peyzaj ve Doğal Atmosfer

Kampüste tüm yaşantıyı olumlu etkileyecek, açık alanlarıyla kullanıcıya rekreatif bir ortam sunarak aidiyet hissi verecek bol ağaçlı, bitkilendirme ve su ögeleri ile desteklenen mekanlar tasarlanmıştır. Kampüsün ana tasarımını oluşturan vadi-park ve alle kurgularında, kampüsün kimliğini belirleyecek “doğa ile iç içe bir kampüs” mottosu ile tedavi edici bir peyzaj üzerinden kampüs tasarımının ana stratejisi belirlenmiştir. Bu strateji üzerinden açık-yarı açık ve kapalı mekan kurguları da gerçekleştirilmiştir.

Güneş, Rüzgar ve Manzara

Proje alanındaki sırtlar İzmir Körfezi manzarasına sahiptir. Manzara yönü ve eğim dikkate alınarak bir kademeli bir yapılaşmaya gidilirse, tüm binalar hem körfez manzarasına hem de vadinin yeşil manzarasına yönlendirilebilmektedir. Ayrıca güney-güneybatı bakılı sırt üzerinde inşa edilecek yapıların çatılarında foto-voltaik paneller ile elektrik enerjisi üretimi yapılması öngörülmektedir.

Topoğrafya

Proje alanının oldukça eğimli yapısı, çok doğru okunmalıdır. Arazi verileri dikkatle incelenir ve tasarım aşamasında göz ardı edilmez ise kampüsün yapılaşmasında pozitif durumlar ortaya çıkarılabilir. Örneğin, kottan yararlanılarak yarı gömülü otopark ve servis alanları kullanımı gibi. Ayrıca arazi eğimine uygun bir masterplan yapılması inşaat maliyetlerini de düşürecektir. Ayrıca bu tip eğimli alanlarda kurulacak yerleşimlerin suve baskın sorunu yaşamaması içinde eğimin doğru okunması ve değerlendirilmesi gerekmektedir.

Su Rejimi ve Potansiyel Hareketleri

Arazinin yoğun eğimli durumu ve teraslama nedeniyle kampüs içerisinde “su kontrolü” önemli bir veri olarak değerlendirilmiştir. Bu anlamda kampüs tasarımında ana tasarım kararında vadi olarak yoğun ağaçlı tasarlanan kamusal alan – park sayesinde bu kısma dökülen suların yumuşak toprak tarafından emilerek taşkınlara neden olmaması amaçlanmaktadır. Aynı zamanda su kontrolü, alt yapı sistemleri ile suyun drenajı da yapılarak sağlanacaktır.

Yaya Aksları (Alle) ve Ana Omurga

Kampüs tasarımının ana kurgusunu oluşturan yaya omurgası (alle) tüm bölgeleri birbirine bağlayarak mekansal örüntü oluşturan en önemli mekansal bağ kurucudur. Alleler ile bu omurgaya takılan tasarım parçaları ve merkezde oluşturulan vadi-park ile bütüncül bir kampüs kurgusu oluşturulmaktadır. Alleler boyunca kesintisiz devam eden yaya akışı ve mekanlar arası birliktelik yaşayan bir kampüs oluşturmaktadır.

Yeşil Alanlar Stratejisi

Bol ağaçlandırma, bitkilendirme ve su ögeleri aracılığıyla doğa ile iç içe bir kampüs, kullanıcıları için adeta rehabilite mekanları tasarlanmıştır. Kampüsün kalbini oluşturan vadi-park kurgusu insanların, karşılaşma- tanışma- konuşma- dinlenme ve kampüs yaşantısını paylaşma gibi sosyal gereksinimlerine karşılık vererek, sosyo – kültürel süreklilik ve gelişmenin sağlanarak eğitime yansıması açısından toplumsal iletişimin gerçekleştiği kültürel – sosyal bir yaşam odağı olarak tasarlanmıştır.

Vadi-Park, açık alanların etkin olarak kullanıldığı, farklı disiplinlerden öğrenci ve akademisyenlerin karşılaşmasına ve kentlinin de bu birlikteliğe dahil olmasını sağlayacak karşılaşmalara imkan veren bir açık alan olarak tasarlanmıştır. Bu anlamda vadi-park; sosyal yaşam odağı olarak “kampüsün kalbini” oluşturmaktadır.

Mevcut Arazi Eğimine Yönelik Yerleşim Stratejisi

Arazinin eğimli yapısı gereği, kampüste yer alacak yapılar, “teraslama mantığı” ile arazinin doğal eğimine uygun olarak tasarlanmıştır. Teraslama ile yapıların farklı kotlarda birbiri ile ilişkiler kurabileceği açık ve yarı açık mekanlar da kurgulanmıştır.

Peyzaj Stratejisi: Kimlik ve Ruh Katacak Bir Peyzaj

– Mevcut Kayaç Dokunun Bir Peyzaj Elemanı Olarak Korunması:

Kayaç Dokunun Mevcut Durumu

Arazinin genel yapısı analiz edildiğinde, eğimli yüzey ve şevin kayaç yapısı dikkat çekmektedir. Bu anlamda kampüs tasarımında alanın doğal verilerine de önem verilerek çevresiyle/ bağlamıyla uyumlu bir master plan önerisi geliştirilmiştir. Tasarım alanında yer alan mevcut şev kayaç dokunun bir kısmı korunarak peyzaj ögesi olarak kampüs tasarımında kullanılacaktır.

– Mevcut Kayaç Dokunun Bir Peyzaj Elemanı Olarak Korunması: “Land Art”

Mevcut kayaç dokunun bir kısmı korunarak bitkilendirme ve su ögesi ile desteklenmiştir. Böylece kampüsün ana konseptinde yer alan “doğayla iç içe olma” olgusuna katkı sağlanacaktır. Kayaç doku yer yer korunarak, yer yerde küçük müdahaleler ile bir peyzaj tasarım ürünü olarak kampüsün kimliğini belirleyen ana ögelerden biri olması amaçlanmaktadır.

– Mevcut Arazi Eğimine Yönelik Peyzaj Stratejisi: “Vadi”

Eğimin Mevcut Durumu

Kampüs tasarım alanı, farklı eğimlerde oldukça dik yüzeylerden oluşmaktadır. Bu eğimler, alanın merkezi bölgesinde düz bir zemine dönüşmektedir. Bu bölgenin bir vadi olarak ele alınması ve “kampüsün kalbini” oluşturması hedeflenmektedir.

– Mevcut Arazi Eğimine Yönelik Peyzaj Stratejisi: “Yeşil – Terapi – Vadi”

Bu bölgenin yeşil yoğunluklu bir vadi olarak ele alınması ve “kampüsün kalbini” oluşturması hedeflenmektedir. Doğayla bütünleşik, yoğun ağaçlandırılmış, bitki ve su peyzajı ile zenginleştirilen “rehabilite edici bir vadi tasarımı” hedeflenmektedir. Yaya odaklı, oturma ve dinlenme mekanlarıyla, ağaç ve üst örtü elamanlarıyla desteklenen bol gölgeli mekanların olduğu açık mekanlar öngörülmektedir. Kampüsün kalbini oluşturacak olan ve kampüse yeşil kimliğini verecek olan vadi bölgesi sürekli kullanıcı (öğrenci, akademisyen, diğer çalışanlar) ve geçici kullanıcı (hastane, kültür merkezi vb. kullanıcısı) için rehabilite edici bir kamusal mekan – park görevi görecektir.

Yoğun Yeşil ve Yaya Odaklı Peyzaj Stratejisi: “Rehabilite Edici Mekanlar”

“Kampüsün kalbini” oluşturacak olan vadiye takılan alleler ile tüm kampüs boyunca yaya odaklı bir dolaşım oluşturulmaktadır. Dolaşım yollarının peyzaj bakımından da rahatlatıcı/ rehabilite edici olması tasarımın ana yaklaşımlarındandır. “Doğayla bütünleşik ve teknolojik bir üniversite kampüsü olması” hedeflenmektedir. Yaya odaklı kampüsün açık, yarı açık ve kapalı mekanları bütünsel bir akış içerisinde tasarlanmıştır. Yeme-içme, okuma, sohbet etme, oturma, müzik dinleme, rehabilite olma, doğa ile temas gibi pek çok etkinliğe imkan verecek yeşil alanlar- kentsel donatılar önerilmektedir. Kampüs peyzajı, tüm kampüs kullanıcılarının psikososyal yapısını olumlu etkileyecek tasarım öngörüsü ile kurgulanmıştır. Açık mekan etkinliklerinin gerçekleşmesine olanak sağlayan mekansal içerikler ile bütünleşik bir tasarım kurgusu oluşturulmuştur.

Etiketler

Bir yanıt yazın