Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi

Beylikdüzü Belediyesi'ne ait mevcut yapının içini, işlevine uygun olarak yeniden kurgulayan Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi projesi, SO? tarafından tasarlandı. Proje 2018 yılında tamamlandı.

Tasarımcıları projeyi anlatıyor:

Beylikdüzü Kültür Merkezi, özel olarak bu işlev için tasarlanmamış, ama yine de her köşesi yoğun olarak kullanılan bir binaydı. İşlevine uygun olarak tasarlanmış benzer ölçekte kamu yapıları, iyi işletilemediği için kapalı kalırken, bu 20.000 metrekarelik iri yapının kullanılabilecek hemen her noktası, her gün geç saatlere kadar halka açık. Müzik kursuna gelen çocuklar, hobi kurslarına katılanlar, akşam derslerine gelen çalışanlar, satranç, bilardo oynayanlar; fuayelere taşan halk oyunları dersleri, sürekli kalabalık olan kütüphane ve bunların ortasında kalan ve kullanılmayan dev bir boşluk – etkinlik mekanları arasındaki geçişi epey zorlaştıran şeffaf bir atrium. Beylikdüzü Belediyesi mevcut yapının içini, işlevine uygun olarak yeniden kurgulamak ve strüktürünü güçlendirmek isterken, biz öncelikle atriumun geleceğini düşündük. Binaya girer girmez yapının tüm algısını etkileyen bu büyük boşluk neye dönüşecekti?

Yapının mevcut durumu, bazı etkinlikler için temel mekanları sağlıyordu, ancak bu işlevler arasında boş vakit geçirecek, oturup hasbihâl edilebilecek yerler pek yoktu. Atriumun ortasına hem dolaşım için kestirme olacak, hem de etkinlik dışı zamanlarda insanların oturabileceği merdivenler önerdik. Bunu yaparken de atriumu binanın yeni imgesinin en güçlü parçası olarak hayal ettik, merdivenli bir bahçeye dönüştürdük. Öte yandan yapının tamamının iç mekan kurgusunu yeniden tasarlamaya giriştik; sıfırdan bir yapı yapmaktan farklı olarak, binanın nasıl kullanıldığı, içeride nelere ihtiyaç duyulduğu ile ilgili gözlem yapabildik. Cephede ise, işverenin mevcut cepheyi yıkmadan giydirerek dönüştürme kararına uyarak, metal bir katmanla yeni bir imge önerdik. Yapının içini, etkinlikler için özel tasarlanmış mekanlara dönüştürdük: akustik hacimler, doğal ışık ve hava alabilen atölyeler -var olan cephe tamamen dışa kapalı olduğundan doğal havalandırma ve aydınlatma çok sınırlıydı-, daha büyük bir kütüphane, çocuk oyun alanları, tüm bunları birbirine bağlayan bir merdiven sistemi… Kent merkezinde ücretsiz hizmet veren bu yapı kapsamlı kütüphanesi, çocuk oyun alanı ve atölyeleri ile farklı etkinliklerin aynı anda yapılabildiği bir yer olarak boş vakitlerini tüketim odaklı mekanlarda geçirmek zorunda kalanlara bir olanak sunuyor; tıpkı avlusunda büyüyen bitkiler gibi, kültür ve sanat hayatının kamusal ölçekte serpilip yeşermesini sağlayacak bir kültür vahasına dönüşüyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın